Page 269 - Mustafa Baş KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI
P. 269
268 KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI
Bu manzarayı gözlemlemiş olan ve sonradan Müslüman olan
kişi bize bu hususu nakletmektedir.
Muhterem Hocalarım, Kur’an’ın ezberlenmesinin sonra-
ki zamanlarda daha bir arttığını görmek adına belirtelim ki,
Bi’ri’Maûnede kırktan fazla hafızın, Yemâme’de yetmiş ya da ye-
diyüz hafızın şehit edildiği nakledilir. Ebu Ubeyde b. Cerrah ken-
disi Bağdat’ta o bölgedeki hafızları toplamış ve kendilerine nasi-
hatta bulunmuştu. Bu esnada üç yüzden fazla kimsenin olduğu
ifade edilir. Hz. Ali döneminde ayrı bir grup olarak öne çıkan Ha-
riciler arasında sekiz bin hafızın bulunduğu da nakledilir. Tüm bu
örneklerden hafızlığın vahyin bitmesi sonrasında hızla çoğaldığı
ve arttığı anlaşılmaktadır. Evet, Peygamber döneminde hafızlar ve
hafızlık çok yaygınlaşmamıştı. Aslında olamazdı da. Çünkü vahiy
inmeye devam ediyordu. İnmeye devam ettiği için onların her bi-
rinin inen vahiy esnasında Medine’de Peygamber evinin civarın-
da olması da mümkün değildi. Ama Zeyd komşusuydu. Bir vahiy
indiği zaman Hz. Peygamber, “Çağırın Zeydi” diyordu. Kulağın-
da kalemle Zeyd gelir ve inen ayet-i kerimeyi Hz. Peygamber’in
“Bu ayeti şuraya yaz, buraya yaz” talimatına uygun olarak o da ya-
zıyordu. Hazreti Ömer’le Hazreti Ebubekir yakın bir köyde otu-
ruyordu. Ömer komşusuyla münavebeli olarak Medine’ye gider-
lermiş. Onun ifadesiyle “Bir gün ben bir gün komşum Medine’ye
giderdik. Var mı bugün inen bir ayet diye ben komşuma sorar-
dım…”. Ancak vahiy ne zaman ki tamamlandı, tamamlandıktan
sonra artık o zaman insanlar ilahi vahyi ezberlemeye yoğun bir şe-
kilde başlamış oldukları anlaşılmaktadır.
Ebu’l Musa El-Eşari’nin kabilesinin Kur’an’a ayrı bir te-
veccühünün olduğu nakledilir. Hatta onların bölgesinden arı
uğultusuna benzer bir sesin yükseldiği nakledilir. Onlar geceli