Page 239 - Microsoft Word - orjinal
P. 239

SUBHø RECEB MAHMESÂNÎ                239

           gelen öldürülenin akrabalarından biri olabilir; bıça÷ı yerden alıp imdat
           istemek için veya aynı bıçakla intikamını almak amacıyla katili bul-
           mak için veya baúka mâkul bir gaye için çıkmıú olabilir. øúte bu du-
           rumda o kiúinin kâtil kabul edilmesi, úüphesiz do÷ru de÷ildir.
              Aynı úekilde Hanefi bilginler, bunun dıúında pek  çok konuda
           karîneyle hüküm verilmesini kabul etmiúlerdir. Meselâ biri tüccar
           di÷eri gemici iki kiúi, içinde un bulunan bir gemi hakkında ihtilâfa
           düúseler ve her ikisinin de delili yoksa; un tüccarın, gemi de gemicinin
           olur. 255
              Bu karîneler, hâkimin takdiri, durum ve insanların örfü üzerine bi-
           na edilmiútir. Bunun için “örfî durum karîneleri” olarak isimlendiril-
           miútir. Günümüzde karîne, ceza hukukunda delil  olarak kabul edil-
           mekte olup, yargıcın ikna olmasına ve vicdanına bırakılmıútır. Medenî
           hukuk sahasında karîne, kayıtsız úartsız delil olarak kabul edilmemiú-
           tir. Lübnan  Medenî Muhakeme  Usûlü Kanunu’nda bu tür karîneler,
           kanun dıúı olarak isimlendirilmiú ve  “yargıcın, bilinen olaylardan,
           bilinmeyen olaylar için çıkarmıú oldu÷u sonuçlar” úeklinde tanımlana-
           rak, hâkimin basiret ve ince anlayıúına bırakılmıútır. Karîne, kanunun
           úâhitli÷i geçerli saydı÷ı durumlarda ve “önemli, açık ve uygun oldu-
           ÷unda” delil olarak kabul edilmiútir. 256
              Kanûnî olan di÷er karîne grubu ise, kanun koyucunun bilinen bir
           olaydan bilinmeyen bir olay için çıkardı÷ı emarelerdir. Meselâ Lüb-
           nan Kanûnunda, “Menkul bir mal, iyi niyete dayalı, barıú içinde, açık
           ve karıúıklıktan uzak olarak elde edildi÷inde; mülkiyet hakkına istina-
           den alındı÷ı kabul edilir ve bu karînenin zıddına delil kabul edilmez”
           denmiútir. 257
              øslâm hukukunda, hukukî karînelerin örnekleri çoktur. Bunlardan
           bir kısmı, daha önce istishâb ve di÷er bazı bölümlerde geçmiúti. “Ço-





          255  øbn Âbidin, Neúru’l-Örf,  s. 16 vd.
          256  Md. 302, 310.
          257  Lübnan Medenî Muhakeme Usûlü Kanunu, md. 307. Fransa kanununda da buna
             mukabil meúhur “Menkul tasarruf, senede denktir” (En fait de meubles, possession
             vaut titre) kâidesi bulunmaktadır.
   234   235   236   237   238   239   240   241   242   243   244