Page 142 - Microsoft Word - orjinal
P. 142

142                     øSLÂM HUKUK FELSEFESø

           zası, yüz sopa ve bir sene sürgündür. Sürgün  meúhur sünnetle
                  31
           sâbittir.  Ancak Hz. Ömer’in, Rabi‘ b.  Ümeyye  b.  Halef’i sürgüne
           gönderdi÷i, onun da Rumlara sı÷ındı÷ı, bunun üzerine Hz. Ömer’in;
           “Bundan sonra hiç kimseyi sürgün etmem” dedi÷i rivâyet edilmiútir. 32
           Hz. Ömer’in, açık nass  bulunmasına ra÷men, sürgünü  kaldırması,
           Müslümanların düúmanlarına iltihak etmelerine engel olmak içindir.
              f.  Ta’zîr
              Dini literatürde  ta’zîrin anlamı, nassla bir ceza tayin edilmeyen
           cürüm ve  suçlar için hâkimin belirledi÷i terbiye mahiyetli cezadır.
           Hadisi úerifte “Allah’ın belirledi÷i had cezalarının dıúında, on sopa-
                                      33
           nın üzerinde sopa vurulamaz”  buyurulmasına ra÷men, Hz. Ömer’in,
           devlet hazinesinin mührünü taklit eden kiúiye yüz sopa  vurulması
           hükmünü verdi÷i rivâyet edilmektedir.

              Bazı fakihler, söz konusu hadisin mensuh oldu÷unu kabul etmiú-
           lerdir. Fakat ømam Mâlik’in talebeleri, bu hadisi, sadece Peygamber
           Efendimizin zamanına ait oldu÷u úeklinde yorumlayarak, baúka türlü
                                                    34
           olmasının mümkün olmadı÷ını söylemiúlerdir.  Onların bu sözünden,
           nasslarla belirlenen bazı hükümlerin, belirli bir zamanla sınırlı oldu-
           ÷unu ve bu  nassların zamanın de÷iúmesi ile de÷iúebilece÷ini kabul
           ettikleri sonucunu çıkarabiliriz.
              g. Âkile
              Bilindi÷i gibi  øslâm hukukunda  diyet, bazı durumlarda âkileye
           yüklenmiútir. Hz. Peygamber (s.a.s) zamanında âkile, suçlunun kabile-
           siydi ve Hicaz ekolü fakihleri nezdinde de durum böylece kalmıútır.

              Fakat orduları veya dîvanları  oluúturan Hz. Ömer döneminde du-

           31  eú-ùevkanî, Neylü’l-Evtâr, c. VII, s.73 vd.
           32  er-Razî, Mefâtihu’l-Gayb, c. VI, s. 217.
           33  el-Buharî, Müslim, Ahmet ve dört sünen müelliflerince bazı ifade farklılıkları ile
             rivâyet etmiúlerdir. Bkz. el-Aynî, Umdetü’l-Kâri, c. XXIV, s.23; Müslim, Sahih, c.
             V, s.126; Ebû Dâvûd, Sünen, c. IV, n. 4491; es-Suyûtî, el-Câmiu’s-Sa÷îr, c. II, n.
             9951.
           34  en-Nevevî, ùerhu Sahih-i Muslim, c. XI, s.221-222.
             Diyeti ödemeyi üstlenen veya diyet ödemekle mükellef tutulan úahıslar veya toplu-

             lu÷a verilen isimdir. (Çev.)
               Âkile listesinin yazıldı÷ı defterlere dîvan adı verilmiútir. (Çev.)
   137   138   139   140   141   142   143   144   145   146   147