Page 134 - Microsoft Word - orjinal
P. 134

134                     øSLÂM HUKUK FELSEFESø

           hükümleri, bu yönüyle iki gruba ayırmıúlardır: ibadetler ve dünyevî
           muameleler.
              Birinci grupta, ibadetlere iliúkin/taabbüdî konular  incelenmiútir.
           Bunlar dinde bilinmekte olup bu çalıúma kapsamında ilgimiz dıúında
           kalmaktadır. økinci gruptakiler ise, insanların dünyadaki  yararlarına
           yöneliktir. øzzüddîn ibn Abdusselâm’ın ifadesiyle, “Emir ve yasakla-
           rın tamamı, dünya ve ahirette kulların yararına yöneliktir. Allah, kim-
           senin ibadetine  muhtaç de÷ildir. Emir ve  yasakları yerine  getirmek
           Allah’a fayda vermeyece÷i gibi, isyan etmek de ona zarar vermez.” 2
              Muâmelâta dair hükümlerin dinî gayeleri akılla bilinebilir. Bu hü-
           kümler, insanların faydasını temin, zararına engel olma esası üzerine
           bina edilmiútir. Di÷er bir ifadeyle bunlar, faydalıların helâl, zararlıla-
                                                     3
           rın ise yasak olması prensibine dayanmaktadır.  Fakihlerin ço÷unlu÷u
           bu görüútedir. Ancak Dâvûd ez-Zâhirî gibi sayıları çok az olan bazı
           fakihler, bu görüúten ayrılarak, ibadetler ile  muâmelât arasında bir
           ayırıma gitmemiú, her iki grup hükmü taabbudî sayarak illetinin akıl
           ile anlaúılamayaca÷ını ileri sürmüúlerdir.
              Dinî hükümlerin gayesi (Mekâsidu’ú-ùerî‘a) konusunda söylenen
           sözlerin en güzellerinden biri  øbn Kayyım’ın úu ifadeleridir: “Dinî
           hükümlerin temeli, hikmetler ve kulların dünya ve ahiretteki faydala-
           rıdır. Bu hükümlerin hepsi adâlet, rahmet ve hikmettir. Adâletten ayrı-
           lıp zulme, rahmetten ayrılıp zıddına, maslahattan mefsedete, hikmet-
           ten boú ve amaçsızlı÷a giden her úey, te’vil yapılarak dine sokulmuú
           olsa da,  øslâm’ın dıúındadır. Din, Allah’ın kulları arasındaki adâleti,
           yarattıklarına rahmetidir… Hayat, gıda, ilaç, nûr, úifâ ve günahlardan
           korunma ancak onunla olur. Varlık alemindeki hayırların tamamı,
           ondan elde edilmiú, onun sayesinde meydana gelmiútir; her noksanlı-
           ÷ın sebebi  de onun kaybedilmesidir.... Allah’ın Elçisiyle  gönderdi÷i
           din, âlemin dire÷i, dünya ve ahirette mutluluk ve kurtuluúun dayana-
           ÷ıdır.” 4

              C. Hükümlerin De÷iúmesi Prensibi
              øbn Haldûn; “dünyanın ve milletlerin durumları, âdetleri ve inanıú-

           2  øbn Abdusselâm, Kavâidü’l-Ahkâm, c.  II, s.70.
           3  el-øsnevî, Nihâyetü’s-Sûl, c. III, s.108.
           4  Ibn Kayyım, ø‘lâmu’l-Muvakki‘în, c. III, s.1.
   129   130   131   132   133   134   135   136   137   138   139