Page 114 - Mustafa Baş KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI
P. 114
KUR’ÂN’IN KELİME SEÇİMİNDEKİ TİTİZLİĞİ 113
saly” fiilini kabul etmişlerdir. Cevherî (ö. 400/1009), Rağıb el-
İsfehânî (ö. 502/1108), Zeynuddîn er-Râzî (ö. 666/1267), İbn
Manzûr (ö. 711/1311) gibi dilciler ise kavramın kökü olarak
“salâ/لاَصَ ” fiilini esas almışlardır. Ancak bu müellifler fiildeki ‘ا/
elif ’ harfini وَ’dan dönüşmüş olarak kabul etmişlerdir. Zira mü-
elliflerin eserlerinde ayrıca fiilin وَ’lı haline yer vermeyip sade-
ce يْ’li ve ا’li haline değinmeleri bunu göstermektedir. Ferâhîdî
(ö. 175/791), İbn Dureyd (ö. 321/933), Tâlekânî (ö. 385/995),
İbn Sîde (ö. 458/1066), Mutarrizî (ö. 610/1213), Firuzâbâdî (ö.
817/1415), Zebidî (ö. 1205/1790) gibi dilciler ve son dönem
sözlüklerden Mu’cemu’l-Vasît müellifleri ise “salât” kavramının
kökü olarak “ولِصَ /salv” fiilini esas almışlardır. 149
Arap dil sözlüklerinde ولِصَ fiili kök anlamı itibariyle ‘dua
f
etmek’ manasında açıklanmışken ىَلِصَ iili daha çok ‘ateşe gir-
mek, yaslanmak’ manasıyla açıklanmıştır. Bu bağlamda ةٍلاَصَ
kelimesinin kökü olarak kanaatimizce ىَلِصَ kelimesi yerine ولِصَ
kelimesinin kabul edilmesi daha isabetli olacaktır. Nitekim
mushaflarda bu kelimenin ةٍولِصَ eklinde yazılması ve çoğulu-
ş
nun تُاولِصَ şeklinde getirilmesi bu kanaatin oluşmasına destek
veren unsurlardır. Saly/ىَلِصَ kelimesi “ىَمِرَّ ” babından “ لاَصَ ” ke-
limesi ise “اعِدَ ” babından gelmektedir Kur’ân’da her ikisi de de-
falarca geçen bu iki farklı kelime tek kelime zannedilerek salât
kavramının kendisinden geldiği ve temelde “duâ etmek” mana-
sına gelen “ اولِصَ،ولِصَيُ ،لاَصَ kelimesi, “ateşe sokmak” manasına
َ
gelen “ايِّلِصَ ،ىَلِصَيُ ،ىَلِصَ kelimesiyle karıştırılmıştır. 150
� َ
149 Cahit Karaalp, Türkçe Meâllerde Kavram Çevirileri Sorunu-Salât Kavramı
Örneği, (Yayınlanmamış Doktora Tezi), Necmettin Erbakan Üniversitesi,
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya, 2017, s.117,118.
150 Daha ayrıntılı açıklamalar için bknz: Cahit Karaalp, a.g.t., s-116-120.