Page 215 - islam
P. 215
190 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
Müslüman her hususta, Yüce Allah’a sığınmak, güvenmek,
dayanmak, yalnız O’na yalvarmak ve yalnız O’ndan yardım
istemek ve beklemek, O’nu sık sık anmak, O’na hamt ve şük-
retmekle yükümlüdür.
Kur’an-ı Kerim’de takva, Allah’ın hükümlerine saygı göster-
mek olarak tarif edilir (Hac, 22/37). Allah’ın takva sahipleriy-
le birlikte olduğundan, (Bakara, 2/194) onlara yardım etti-
ğinden ve onları sevdiğinden (Âl-i İmrân, 3/76), takva sahip-
lerine dünyada ve ahirette verilecek güzelliklerden haber ve-
rilir (A’râf, 7/128; Hûd, 11/49; Tâhâ, 20/132; Kasas, 28/83).
Hz. Peygamber, eliyle göğsünü işaret ederek “…takva bura-
dadır.” (Müslim, Birr, 32) buyurmuştur. Takva, sevap günah,
helal haram konusunda hassasiyet gerektirmektedir. Hz.
Peygamber günahı; “Günah seni huzursuz eden ve insanların
bilmesini istemediğin şeydir.” (Müslim, Birr, 14) şeklinde ta-
rif ederken, helal ve haram konusunun belli olduğunu, ancak
Müslümanların şüpheli şeylerden kaçınması gerektiğini ha-
tırlatmaktadır (Buhârî, Büyû’, 2).
2- Doğruluk ve Dürüstlük
Doğruluk, insan olmanın gerektirdiği bir yaşam tarzıdır. İnsa-
nın söz, davranış, niyet ve inancında doğru, dürüst ve iyilikten
yana olması anlamlarına gelmekte olup, yalanın zıddı olarak
kullanılır. Başka bir ifade ile insanın olduğu gibi görünmesi
veya göründüğü gibi olmasıdır.
Doğruluk insanın söyledikleriyle yaptıkları arasındaki uyu-
mun adıdır. Kur’an-ı Kerim’de bu konuda üzerinde durul-
ması gereken şu iki örnek çok anlamlıdır. Bunlardan birisi
Saf suresinde şöyle ifade edilmiştir: “Ey iman edenler! Niçin
yapmayacağınız şeyleri söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyle-
ri söylemeniz Allah katında çok büyük bir günahtır/çirkin bir
davranıştır.” (Saf, 61/2-3). Diğeri ise Bakara suresinde: “Siz-
ler kitabı okuduğunuz halde insanlara iyiliği emredip kendinizi