Page 50 - Türk Ortodoks Patrikhanesi
P. 50

Türk Ortodoks Patrikhanesi                               4 1


          siplerine  göre,  her  milletin  serbest  bir  şekilde  ilerleme  v e   gelişmeye
          hakları  olduğunu  gerekçe  göstererek  merkezi  hükümet  ile  irtibatlarını
          kestiklerini  bildirmiştir (75) ,  Bu  beyanat,  aynı  gazetenin  daha  sonraki
          günlerde çıkan nüshalarında gerek yazarlar tarafından, gerekse Mezahip
          Müdürü Baha bey tarafından çok sert bir üslupla eleştirilmiş, kabul edi­
          lemez olduğu belirtilmiştir< 76) .
             Papa Eftim, patrikhanenin  yaptığı  faaliyetleri, Ortodoks  Kiliseleri­
          ne Tamim başlığı  ve onların şerre alet olmamalarını tavsiye ederek ya­
          yınladığı  birinci  beyannamesinde  şöyle  dile  getirmektedir:  "  ... Anado­
          lu'da hiçbir Hıristiyan yoktur ki şu umumi  felaketin kendilerine ait kıs­
          mının  yegane  müsebbibi  İstanbul  Patrikhanesi  olduğuna  kanaat  getir­
          miş  olmasın . ... Hükümetimizin bidayetten şimdiye kadar kiliselerimize
          bir  müdahalesi  olmamış  iken  İstanbul  Patrikhanesi  Mübarek  İsa  Me­
          sih' imizin emri hilafına ruhaniyetini  ve mezhebimizi şerre  alet ederek
         Türk  olduğumuz  halde  Helenizm  propagandası  ile  iğfal  edilerek  güya
          aslen Yunan 'lı imiş ve aslına rücu edermiş  gibi azınlık hukuku iddiasıy­
         le mezhebi millete karıştırarak ... Avrupaya karşı  hükümetimizden müş­
         teki sıfat vaziyeti ile göstermeye kalkıştılar ..... Kiliseler siyaset ocağı de­
         ğildir.  Din şerre ve  ihtilafa alet değildir. Allah 'ın evidir .... Fener Patrik­
         hanesinin  dini  ve  ruhani  vazifesini  ihmal  ederek  şanlı  Türk  Milletinin
        ·  şanlı biz evlatlarını hileler ile yunanlı yapmaya kalkışması ve Avrupa'ya
         böyle göstermesi Türk Milletinin aleyhine esastan şikayette bulunması
         Allah'ın emrine ve hakikatine muhaliftir .. "< 77 >
             Patrikhane,  yıkıcı  ve  bölücü  faaliyetlerini  Karadeniz  yöresinde  de
         devam ettirmiş, Trabzon'da Rusların  Desteğinde  bir Rum Pontus Dev­
         leti kurulmasına çalışmıştır.  1917 Ekim Devriminin akabinde Ruslar'ın
         Karadeniz  Bölgesinde  işgal  ettiği  topraklardan  çekilmesi  üzerine  bu
         çalışma başarısızlıkla sonuçlanmıştır .. Bunun üzerine mütareke yılların­
         da bu yörelerdeki kiliseler ve din adamları, Türk Ordusunu cephe geri­
         sinde yıpratmak için çeteler oluşturarak dağlara çıkmışlar ve Türk Köy­
         lerine  baskın yaparak ahaliyi  huzursuz  etmişlerdir.
         (75) İkdam, 26 Kanunuevvel (Aralık)  192 1 .
         (76) Bkz. İkdam, 27-28 Kanunuevvel (Aralık) 1921.
         (77) Hakimiyet-i Milliye, 30 Teşrinisani (Kasım) 19 1 .   Bu tamimin metni için aynca bkz. Jaschke,
                                        2
            "Die Türkisch Ortodoks Kirche" XXXI/108-109 ; Cihangir, 31-33 ; Ekincikli, 177-179
   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55