Page 34 - Türk Ortodoks Patrikhanesi
P. 34

Türk Ortodoks Patrikhanesi                               25

          meni Patrikliği kurdurarak onu başına geçirmiştir. Hovakim'i İstanbul
          Ermeni Patriği olarak tayin eden Fatih, Süryanileri, Kıptileri, Gürcüle­
          ri,  Kaldelileri  ve Habeşlileri  liderleriyle  birlikte Ermeni  Patrikliğine
                                       9)
          bağlayarak nüfuzunu da artırmıştu-< .
             Ermeniler, Türklerin hakimiyeti altında rahat ve sakin bir hayat sür­
          müşlerdir. Onların dini ve sosyal durumlarına müdahale edilmemiştir.
          Kendi mahkemelerini ve hapishanelerini  kurmalarına  izin  verilmiştir.
          Askerlikten muaf tutulmuşlardır. Ticaret ve sanayi ile meşgul olmuşlar,
          şartları müsait olduğundan eğitim ve öğretime ağırlık vermişlerdir. Eği­
          tim ve öğretim seviyesi yüksek olan Ermeniler, sarayda önemli görev­
          ler üstlenmişlerdir ( I O>.
             Özellikle  XIX.  Yüzyıl  başlarından  itibaren  Osmanlı  Devletince
          "Millet-i Sadıka" olarak isimlendirilen Ermeniler de dış etkiler altında
          devlete  karşı  ayaklanmışlar,  Anadolu'da bir  Ermeni  Devleti  kurmak
          amacıyla oluşturulan Taşnak ve Hınçak çeteleri ile Türk köylerini bas­
          mışlar, sayısız masum ve korumasız insanların  kanına girmişlerdir (ll>.
                                                              1
          Bu faaliyetleri bastıran Osmanlı Devleti nihai çözüm olarak da  9 1 5   yı­
          lında iki maddelik Sevk ve İskan Kanunu çıkararak devlete ve hüküme­
          te karşı  silahlı  saldırıda  bulunan  kimselerin  göç  ettirileceğini  hükme
          bağlamıştır. Bu kanuna bağlı olarak da olaylara karışan Ermeni unsur
          daha kontrollü bölgelere intikal ettirilmiştir<l2) .


             ac- Süryaniler
             Süryani isminin nereden geldiği  ile  ilgili olarak değişik görüşler
         bulunmaktadır. Bir görüş, bu ismin Asur Kralı Suros'tan geldiğini, di­
         ğeri ise Asur kelimesinden kaynaklandığını ileri sürmektedir. İkinci gö­
         rüşün sahipleri Süryani isminin daha çok Hıristiyanlıktan sonra kulla-


         (9)  Küçük, 70-7 1 .
         (  10) Bkz. Hüsamettin Yıldırım, Enneni iddialan v e   Gerçekler, Ankara 2000. 6-7.
         (  1 ) Bkz. Muhittin Nalbantoğlu, Türklere Karşı Enneni Vahşeti, İstanbul  1992, 26-33 ; Y ıldınm, Er­
          1
            meni İddiaları, 8-9.
         (12) Yıldırım, Enneni İddiaları, 20-2 .   1
         ( 1 3) Bkz.Yakup Bilge, Süryaniler, İstanbul  1996, 20.
   29   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39