Page 42 - Mustafa Baş KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI

MEAL ÇALIŞMALARI, KİTAP VE SUHUF KAVRAMLARI 41

bir kitap malumunuz. Oradaki on dokuz rakamıyla alakalı bir
hususu paylaştı bizimle. Çok tartışılan bir konu. Olayın geri
planına baktığınızda eski Hint düşüncesinde sayıların on se-
kizde bittiğini, on dokuz rakamının sınırsızlık, sonsuzluk ve
tanrısallık ifade ettiğini, bu düşüncenin Yahudi kültürüne geç-
tiğini, Yahudi kültüründe de şekilcilik esas olduğu için cehen-
nemin bekçileri ile ilgili on dokuz rakamının sayısal anlam-
da anlaşıldığını öğrendik. Medineli Yahudilerin müşriklere,
“Muhammed’e sorun bakalım cehennemin kaç bekçisi varmış?”
demesi üzerine, on dokuz bekçi ifadesinin Yahudi kültüründe-
ki anlayış üzerine indiğini öğrenmiş oluyoruz. Zaten peşinden
gelen ayetler de bunu teyit etmektedir. Şu bir gerçek ki, dinler
tarihiyle alakalı, geçmiş dinlerle alakalı, ya da kutsal kitapla ala-
kalı bir kısım kavramları dikkate almadan anlam vermeye kalk-
tığınızda çok tuhaf durumlar ortaya çıkabiliyor.

Diğer taraftan insanoğlu anlamlandıramadığı bir kısım ta-
biat olaylarını doğrudan Tanrılara nispet etmiş ve bu anlayış
nesilden nesile aktarılmıştır. Kur’an bunları tashih etmek gibi
bir misyon yüklenmemiş, aksine bu anlayışları kullanarak değer
aktarmıştır. Genelde şu örneği veriyorum: İçinde su bulunan
bir bardak düşünün. Bu bardak porselen olabilir, plastik olabi-
lir, kağıt olabilir ama içim zevki farklı olmakla beraber içinde-
ki su aynıdır. Dolayısıyla anlatım tarzlarının, kıssaların ya da
kelamın, nazmın bir taşıyıcı vasıta olduğu, bizim için aslola-
nın taşınan değer olduğu kanaatindeyim. Kur’an’ın o gün için
değeri taşıyacak her vasıtayı kullandığını, bu vasıtanın ilmi ya
da tarihi gerçeklikle mutabık olmasından daha çok muhatabın
zihninde mevcut bilgiyi kullanarak değer aktarmayı amaçladı-
ğını düşünüyorum. Çünkü muhatabın zihnindeki bilgileri kul-
lanmak iletişim tekniği olarak büyük önem arz eder. Biz Ra’d