Page 253 - Mustafa Baş KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI
P. 253
252 KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI
gibi, Osman gibi, Ali gibi bilgin insanlar geldiler. Daha sonra
gelenler bunları geçip tahrif edemediler. Çünkü bunlar önder
ve bilgili insanlardı. O zaman tebliğde toplumun önderleri
veya bilgin insanların işin başını çekmelerinin tebliğ metodu
açısından çok önemli olduğu kanaatindeyim.
Prof. Dr. Ahmet Hikmet EROĞLU: Hazreti İsa’nın
önce valilere filan gittiği konusu bizim söylediğimiz konu gibi
geliyor. Yani Hristiyanlar böyle bir şeyden bahsetmiyor.
Prof. Dr. Mustafa ERDEM: Mehmet Hoca’m buyurun.
Prof. Dr. Mehmet ÜNAL: Deminki koruma ayetiyle ala-
kalı. Özellikle tekrar altını çizelim diye söylüyorum. Mustafa
Hoca’mız da söylediler. Hocam da kısmen buna temas ettiler.
Şimdi Hicr Suresindeki ayet, Hicr dokuz arkasından da kar-
ِ
ِ
ٍ
şı sayfayı çevirdiğinizde ٍ مْيِّ ِ جَرَّ نِاَطَيِّ َ شْ ِ� لِّكِ نمِ اهَانَْظَفَحَوَ geliyor. Yani
ُ
َ َ
َ ْ َ َ
orada da zaten müşriklere göre Muhammed aleyhisselama ge-
len o vahiy melek değil, şeytan tarafından bir aktarmanın bir
sonucu. Ve Kur’an-ı Kerim bir durum tespiti olarak Mekkeli-
lere bu Kur’an asla şeytanlar tarafından indirilmemiştir. “Ten-
zilün min rabbil âlemin.” diyor Şuara’da da böyle bir vurgu var.
Aynı şekilde bu “la yemessühü ila’al- mutahherun” öncesinde
de sonrasında da diyor, yıldızlara yemin ediliyor. Yani aslın-
da yani Allahü Teâla vahyin Levh-ı Mahfuz’dan peygambe-
re kadar gelişinin içinde asla şeytanın dahlinin olmadığı cin-
lerin de bunu ifade ediyor. Buradan şu çıkıyor gibi hocaları-
mız buna ne der bilmiyorum. Diğer kitapların korunmama-
sıyla alakalı sorun o kitap mensuplarının kendi hatalarının bir
sonucu. Allah’ın semadan yere indirinceye kadarlık süreçteki o
ilahi iradenin oradaki fonksiyonu buraya inmekle aslında bir
bakıma bitmiştir. Bundan sonra kulların elinde kalan süreciyle