Page 252 - Mustafa Baş KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI

HZ. PEYGAMBER DÖNEMİNDE KUR’ÂN’IN HIFZI, KİTÂBETİ VE CEM’İ 251

sizin alanınıza girebilirim. Hatam olursa düzeltiniz. Kur’an-ı
Kerim’de daha doğrusu tebliğ tarihinde şunu görüyoruz bütün
peygamberler toplumun önderlerine önce İslam’ı anlatmış-
lar. İbrahim aleyhisselam Nemrut’a gitmiş, Musa Firavun’a
gitmiş, İsa aleyhisselam Roma’nın valiliğine gitmiş. Hz. Pey-
gamber Ebu Leheb’e gitmiş. Fakat hiçbiri kabul etmemişler.
Mesajı anlayan kabul etmiş, ama ileri gelenler kabul etme-
mişler Fakat peygamberler tebliğ tarihinde bu metotlarını hiç
değiştirmemişler. Onlar yine toplumun önderlerine ileri ge-
lenlerine gitmişler. Çünkü sosyoloji bilgisine malik olanlar şu
konuda mutabıktırlar ki devrimci hareketler tabandan baş-
layarak tavana doğru bir toplumu fesada sürüklerken, İslam
gibi rasyonel ve akılcı hareketler yukarıdan başlayarak toplu-
mu etkisi altına alabilir. Liderlerin işaretiyle bir toplum yola
gelebilir, çünkü liderlerin böyle bir özelliği var. Şimdi durum
böyle olunca mesela İsa aleyhisselam Roma’nın valiliğine gi-
diyor. Fakat Roma’nın valileri tebliği kabul etmiyorlar. Bu se-
fer balıkçılara gidiyor. Balıkçılardan on iki tanesini yakalıyor.
Diyor ki ben elçiyim, kabul eder misiniz benim tebliğimi?
Onlar da kabul ediyorlar. Kabul eden balıkçılar. Bilgileri ol-
mayan insanlar. Havari dediğimiz insanlar aslında. Daha son-
ra Paul/Pavlus geliyor, Yunan felsefesinden mahir bir adam
diyor ki topluma bu İsa’nın haberleri var ya biliyorsunuz etra-
fındakiler balıkçıydı, cahil adamlardı, bilgileri yoktu onu an-
layamadılar, aslında İsa şunu demek istedi diyerek dini tahrip
edip bozuyor. Bir yerde bozulması başka sebepler de aramak
lazım. O kitaplar neden bozuldu? Sizin anlattığınız o Tanrı
meselesi de olabilir belki. Başka sebepler de aramak lazımdır
diye düşünüyorum. Ama Kur’an için böyle bir şey söz konu-
su olmadı. Toplumun önderleri Hazreti Ebubekir gibi, Ömer