Page 217 - Mustafa Baş KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI
P. 217
216 KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI
Bazı durumlarda bir hüküm insan fıtratını dikkate alarak
aşamalı olarak son sınıra ulaşmıştır. Mesela içki içmek Arap
halkının vazgeçilmez alışkanlığı olduğu için ilk başta namaz
saatlerinde haram kılınmıştı. Oruç tutmak Arap yarımada-
sı gibi sıcak bölgede çok çetin olduğu için başlangıçta yolcu-
luk ve hastalıkta fidye vermeye müsaade edilmişti. Ancak daha
sonra bu ibadetler sevilmeye başladığında içki kesin olarak ha-
ram kılınmış, oruç, sayıyı tamamlama hükmü ile fidye verme
izni iptal edilerek bu konularda da şeriat tamamlanmıştı. Bazı
şekillerde bunun şöyle bir uygulaması da olmuştu, Peygamber
Efendimiz önceki şeriatın bir hükmüyle amel etmesi için bir
süreliğine özgür bırakılmıştır. Yani Peygamber Efendimiz’e bir
süreliğine önceki şeriatın bir hükmüyle amel etmesine müsa-
ade edilmişti. Ancak daha sonra bu izin iptal edilmiş ve onun
yerine İslam şeriatının kalıcı hükmü verilmiştir. Mesela kıble
konusu! Kur’an’da açıklandığı gibi bunun maksadı, Müslüman-
ları sınamaktı ki, kim Allah ve resulüne vefalı ve kim geçmiş
rivayetlere körü körüne tapmaktadır. Bunun imtihan terbiyesi-
nin bir parçası olduğu gayet açıktır. 425
Tıpkı böyle bazı durumlarda, toplumun her bir ferdi, in-
sani gücünün eksikliğini telafi etmek için sayıca az olduğu du-
rumlarda fazla yük taşımayı gerektirecek ahkâmlar verilmesini
gerektirdi. Mesela başlangıçta normal Müslümanlara da tehec-
cüd (gece namazı) kılması teşvik edilmiş, savaş meydanında bir
mümin on kâfire bedel gösterilmiş, cemaatin yetişmesi ve gü-
nahlardan arındırılmasının bir gereği olarak Peygamber Efen-
dimizle bir şey konuşmadan önce sadaka için talimat verilmişti.
Daha sonra Müslümanların insani gücü arttığında ve cemaatin
günahlardan arındırılmasının geçici maksadı elde edildiğinde,
425 Islâhî, Tedebbürü Kur’ân, 1/316