Page 83 - islam
P. 83
58 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
3. Semi’: İşitmek demektir. Gizli, açık, kısık sesle, yüksek
sesle ne söylenirse söylensin Allah her şeyi işitir, duyar.
Kur’an-ı Kerim’de bu konuda pek çok ayeti kerime vardır.
İşitmenin zıddı olan sağırlık Allah için düşünülemez.
4. Basar: Görmek demektir. Hiçbir şey Allah’ın görmesinden
gizli kalamaz. Saklı, açık, karanlık, aydınlık ne varsa Allah
hepsini görür. Görmemek (körlük) Allah için düşünüle-
mez. Bu konuda da Kur’an-ı Kerim’de pek çok ayeti kerime
vardır.
5. İrade: Dilemek demektir. Allah varlıkların konumlarını,
durumlarını ve özelliklerini belirleyen varlıktır. Allah’ın
dilediği olur, dilemediği olmaz. Bu sıfatın zıddı olan “ira-
desizlik” Allah için düşünülemez. Kur’an-ı Kerim’de: “De
ki: Mülkün gerçek sahibi olan Allah’ım, sen mülkü dilediği-
ne verirsin ve mülkü dilediğinden alırsın. Dilediğini yüceltir,
dilediğini de alçaltırsın…” (Âl-i İmrân, 3/26) ifadesiyle Al-
lah’ın irade konusunda mutlak otorite olduğu haber veril-
mektedir.
Tekvini irade denilen Allah’ın yapma ve yaratması ile ilgili
iradesi bütün yaratıkları kapsamaktadır. Bu irade hangi şeye
yönelik olarak gerçekleşirse o şey mutlaka meydana gelir.
Kur’an-ı Kerim’de: “Biz bir şeyin olmasını istediğimiz zaman
ona sözümüz sadece ‘Ol!’ dememizdir. O da hemen oluverir.”
(Nahl, 16/40) buyrulmaktadır.
Teşrii irade ise bir tür dinî iradedir. Yüce Allah’ın bir şeyi sev-
mesi, ondan hoşnut olması, onu emretmesi demektir. Bu du-
rumda o şeyin mutlaka olması gerekmez. “Muhakkak ki Allah
adaleti, iyiliği ve akrabaya yardım etmeyi emrediyor (İrade
ediyor.)…” (Nahl, 16/90) ayetindeki irade bu çeşit iradeye ör-
nektir.
Tekvini irade hayra ve şerre, iyiliğe ve kötülüğe yönelik ola-
rak gerçekleştiği hâlde teşrii irade, sadece hayra ve iyiliğe yö-
nelik olarak gerçekleşir.