Page 422 - islam
P. 422
Allah Katındaki Din: İSLAM 397
larda fetvayı din adamları değil onları da yönlendiren siya-
siler vermekte, din evrensel karakterini kaybederek zaman
ve şartların getirdiği günlük tartışmaların malzemesi hâline
gelmektedir.
Dinin siyasallaşmasının sonucu olarak, zaman zaman hedef
olarak belirlenen dava, zaman zaman da lider kutsallaştırıl-
maktadır. Hedefin kutsallaşması durumunda o hedefe ulaşa-
bilmek veya onu gerçekleştirebilmek için her yol mubah ve
meşru kabul edilmektedir. Bu durumda hedefe gitmenin ku-
rallarını, emir ve yasaklarını, haram ve helallerini din değil
ideoloji veya siyasi doktrin belirlemektedir.
Liderin kutsallaştırılması durumunda ise, emir ve yasakları,
haram ve helalleri Allah değil Allah adına lider belirlemekte-
dir. En yumuşatılmış şekli olarak lider emir ve yasakları za-
man ve şartlara göre önceleyebilmekte veya öteleyebilmek-
tedir. Bunun en üzücü tarafı ise şartların oluşmadığı, amacın
gerçekleşmesine engel olacağı varsayımıyla bazı emir ve
yasaklar yer değiştirebilmekte, bazıları tamamen iptal edile-
bilmektedir. Bunun yanında liderin yaptıklarının arkasında
mutlaka bir hikmet olduğuna inanılmaktadır. Bu durumda
söylenenler ve yapılanlar dine, örfe, kültüre, teamüllere ve
akla aykırı ise, “onun yaptıklarında mutlaka bir hikmet var-
dır”, “o bunları boş yere söylememiştir, boş yere yapmamıştır”
denilerek makul karşılanmakta ve yerine getirilmektedir.
Bütün bunlar genelde dinin evrensel niteliğine gölge düşür-
mekte, özelde ise tasavvuf ve tarikatların insanı eğiterek in-
san-ı kâmil konumuna gelmesine engel teşkil etmektedir. Din
bütünüyle insanlığın dünya ve ahiret saadetini kazanmasının
teminatı iddiasını yitirmektedir. Din dünya barışına katkı sağ-
layan yegâne unsur olma özelliğini kaybetmekte, tam aksine
kötü niyetli kimseler tarafından kullanılan, istismar edilen,
sömürülen, ancak şekil planında uygulanan ve uygulamala-
rından da hikmeti tecelli etmeyen sanal bir değerler bütünü
hâline gelmektedir.