Page 222 - islam
P. 222
Allah Katındaki Din: İSLAM 197
dir. Böyle insanların ne zaman ne yapacakları, nerede dura-
cakları belli olmadığı için kendilerine güven duyulmamakta-
dır.
7- Hoşgörü
İnsan, sosyal bir varlık olarak bazılarının kendisi gibi inan-
madığını, kendisi gibi düşünmediğini kabul etmek ve davra-
nışlarını ona göre belirlemek durumundadır. İnsanlara karşı
saygılı olma veya kendisi gibi düşünmeyen insanlardan ra-
hatsız olmama hâli hoşgörü olarak tarif edilmektedir.
Hoşgörünün esası insan sevgisidir. Hz. Peygamber’in bu ko-
nudaki şu hadisi oldukça düşündürücüdür: “İman etmedikçe
cennete giremezsiniz ve birbirinizi sevmedikçe de tam anla-
mıyla iman etmiş olamazsınız…” (Müslim, Îmân, 93).
İslam, iman ve ibadet esaslarıyla insanların birbirini sevmesi-
ni, yardımlaşmasını, ayıplarını örten kimseler olmasını ister.
Bu ise sevgi ve hoşgörü ile mümkündür. Zira insanları seven,
onların dertleri ile hemdert olan insanlar Allah tarafından
da sevilir. Hz. Peygamber bu konuda şöyle buyurmaktadır:
“Müslüman Müslüman’ın kardeşidir. Ona zulmetmez, zalime
teslim de etmez. İhtiyacını görmekte kim kardeşine yardımcı
olursa, Allah da ihtiyaçlarını gidermekte ona yardım eder. Kim
bir Müslüman’ın üzüntüsünü giderirse, Allah da kıyamet günü
onun üzüntüsünü giderir. Kim bir Müslüman’ın ayıbını örter-
se, kıyamet gününde Allah da onun ayıbını örter.” (Ebû Dâvûd,
Edeb, 38).
Müslüman sevmede veya nefret etmede nefsi zaaflarından
öte, Allah için sevmek veya Allah için nefret etmek duru-
mundadır. Aynı şekilde insani ilişkilerde karşılıklı çıkarla-
rın olması bu ilişkilerin samimi ve sürekli olmasını engeller.
Çıkar ilişkilerinin bittiği an insani ve ahlaki ilişkiler de son
bulur. Yüce bir gaye için yaratılan insanların, toplum içinde
ahlaki güzelliklerin gelişmesine katkı sağlaması, bu idealleri
bir yaşam tarzı hâline getirmesi gerekir ki bunun en somut,