Page 70 - Hz_Nuh
P. 70

Hz. NUH  69



                                                      187
             (kullanabilecekleri)  bir  delili  bulunmasın…”   buyurmuştur.
             Bu ayeti kerime vahyedilinceye kadar başta Peygamberimiz
             ve bütün Müslümanlar, hakkında her hangi bir ayeti kerime
             bulunmaksızın, yaklaşık on dört yıl Kudüs’ü kıble olarak ka-
             bul etmiş ve namazlarında oraya yönelmişlerdir. Bu durum-
             da,  vahiy  olmaksızın  Peygamberimizin  kendiliğinden  böyle
             bir tercih yapmış olması mümkün müdür?
             Peygamberimiz (sav) muhterem eşlerinden birisine özel bir
             konuda bazı bilgiler vermiştir. Muhtemeldir o eşi, Peygam-
             ber’imizin (sav) haberi olmayacağı düşüncesiyle izni dışın-
             da  bu  konuyu  başka  bir  muhterem  eşiyle  paylaşmıştır.  Bu
             husus  Kur’an-ı  Kerim’de  “Cenab-ı  Allah’ın  bunu  peygambe-

                                                         188
             rimize açıkladığı” şeklinde vahiy ile bildirilmiş,  fakat neyi
             bildirdiği aynı şekilde Kur’an-ı Kerim’de belirtilmemiştir. Bu
             durumda Peygamber’imiz Hz. Muhammed’e açıklanan vahiy
             Kur’an-ı Kerim’de bulunmakta mıdır?

             Kur’an-ı Kerim’in dışında vahiy olduğuyla ilişkili görülen aye-
             ti kerimelerden birisi de Haşr süresinde şöyle geçmektedir:
             “Ey  müminler!  (Savaş  sırasında)  onların  hurma  ağaçlarını
             kesmeniz de, onları olduğu gibi bırakmanız da Allah’ın izni ile
             olmuştur…” 189

             Burada,  hurma  ağaçlarının  kesilmesi  emrinin/izninin  bu
             ayeti kerimenin gelişinden önce nasıl ve hangi yolla verildiği
             bilinmemekte, ancak bununla Kur’an-ı Kerim dışında da Hz.
             Peygamberin ilahi vahye muhatap olduğu anlaşılmaktadır.

             187   Bakara, 2/150. Aynıca bk. Bakara, 2/143.
             188   Tahrim, 66/3.
             189   Haşr, 59/5. Rivayete göre: Beni Nadir Yahudilerini sürgün emri aldıktan son-
                ra Hz. Peygamber, onların gidişini hızlandırmak için hurmalarının kesilme-
                sini emretmiştir. Bunun üzerine Yahudiler, “Ey Muhammed! Sen yeryüzünde
                bozgunculuk yapmayı yasaklıyordun. Peki, nasıl oluyor da hurma ağaçlarını
                kestiriyorsun.” demişler. Bundan ötürü müminlerin içine bir kurt düşmesi
                üzerine bu ayeti kerime inmiştir. (Maturidî, s. 15/73-74; Zemahşeri, Keşşaf
                Tefsiri, çev. Heyet, İstanbul, 2020. S. 6/645-646.
   65   66   67   68   69   70   71   72   73   74   75