Page 73 - islam tarihi ve tarihcileri.indd
P. 73

İslam Tarihi ve Tarihçileri | 73

                    Hapis olayı onu, Abbasi halifelerine yakın olmaya
               yöneltmiş, onlarla arkadaşlık yapmış, Mansur, Mehdi,
               Hadi ve Reşid ile beraber olmuştur. Onlara, uydurma
               olan  haberler  anlatmıştır.  Mehdi,  bir  gün  "İnsanlar
               Arapların cimri, egoist, cömert ve hoşgörülü oldukla-
               rından bahsedip, bunda da, ihtilafa düşmüşlerdir. Sizin
               görüşünüz  nedir?"  diye  sormuş,  Heysem  de  şöyle  bir
               olay anlatmıştır: Bir gün, ailemden ayrıldım ve yolda
               giderken  devemi  kaybettim.  Onu,  akşama  kadar  ara-
               dım. Akşam girdiğinde etrafıma bakındım, birden bir
               bedevi çadırı gördüm ve oraya gittim. Kadın çok aşı-
               rı cimri ve bencil, erkek de, cömert ve hoşgörülü idi.
               Yoluma devam ettim tekrar geceledim. Sonra başka bir
               çadıra vardım. Burada da kadın, cömert ve hoşgörü sa-
               hibi, erkek ise cimri ve bencildi. Bunun üzerine gülüm-
               sedim. Bunu gören adam "niçin gülümsediniz ?" diye
               sordu.  Ben  de,  uğradığım  birinci  çadırın  durumunu
               anlattım. Adam dedi ki; Eşim, o adamın kız kardeşi, o
               adamın yanındaki kadın da, benim kız kardeşimdir."
                                                              54
               Heysem, böylece hikayeyi Arapların bir kısmının ke-
               rem ve hoşgörü sahibi, bir diğer kısmının da cimri ve
               bencil olduklarını açıklamak için yaldızladı ve süsledi.

                    Heysem'in  uydurduğu  bu  tip  hikayelerin,  Arap
               kabilelerinin  ayıplarını  göstermek  için  söylenmiş  ve
                                          55
               uydurulmuş olduğu ortadadır.  Özet olarak edebiyat ve
               tarih, onun uydurma ve nadir haberleri, kıssaları ile do-
               ludur. Heysem’in, Mısır’da da tesiri vardır. Sem’ani’nin
               rivayetine göre, Mısır’a gelmiş, oraya yerleşmiş ve bil-
               diklerini  anlatmıştır.  O,  306  H.  yılında  Fem-i  Sılh’de
               ölmüştür.

                    Hadiseleri, senelerine göre tertipleyen tarihçilerin
               en  önde  geleni  olmayı  ona  nispet  ettiler.  Bu  hususta,
               kendinden  sonra  gelen  Taberi  için  örnekti.  Muhad-
               54   Hikayenin tamamı için bkz. İbn-i Hallikan, II/302
               55   Bkz. Mesudi, Muruc ez- Zeheb, II/125
   68   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78