Page 68 - islam tarihi ve tarihcileri.indd
P. 68
68 | Ahmet Emin
Bu kitaptaki senetlerin, tamamen muhaddislerin
senet metoduna; tabirlerin de, çoğu zaman hadis tabirle-
rine benzedikleri görülür. Şu rivayet zinciri, bunun açık
örneğidir: "Hüseyin b. Yahya, Hammad'dan, O, baba-
sından, O'da, Ebu Ubeyde'den bana bildirildiğine göre;
"Allah ile insanlar arasındaki kurallar değişmez" beyti
Tevrat'tandır dediğini işitti. İshak, şöyle dedi; Abdullah
bin Mervan, Eyyüp'den, o, Zem'an Ed- Dımeşkı'den,
o da, Osman bin Aişe'den rivayetle; Ka'b'ül-Ahbar, bu
beyti yanlış söyleyen bir adamı işitti ve "Kim, bir hayır
işlerse, mükafatları yok olmaz. Allah ile insanlar arasın-
daki, kurallar değişmez" beyti, nefsim kudretinde olan
Allah'a yemin ederim ki, Tevrat'ta yazılıdır dedi. İshak,
Amri'den nakille şöyle dedi; Yemin ederim ki, Tevrat'ta
sahih olan" Allah ile kullar arasındaki kurallar değiş-
52
mez" ibaresidir. Bunları okurken, sanki Buhari’nin ha-
dislerinden bir parça okuduğunu hissedersin.
Edebiyatçıların biyografi kitaplarının, hadisçile-
rin biyografi kitaplarından etkilendiklerinin en büyük
görünümü, bu kitaplarda, müelliCerin şahsiyetlerinin
gizlenmesidir. “Egani” kitabını okuduğunda, bir kişinin
rivayetleri, hadisleri, olayları, şiir ve edebiyatı dikkatini
çeker, fakat yazara ait, bir sözü veya bir şiir tenkidini, bir
olayla ilgili yorumunu ve buna benzer şeylerinin, çok az
olduğunu görürsün. Bu da muhaddislerin metodunun,
edebiyatçılar üzerinde etkilerini göstermektedir.
Görülüyor ki, edebiyatçılarda kendilerini nakil
dairesine hapsetmişler, sadece anlattıkları ve birileri-
nin onlara bildirdiği şeyleri nakletmişlerdir. Bu, hadis
ilminde caiz olmakla birlikte söz alanının oldukça dar
olduğu bir uygu- lamadır. Çünkü muhaddis, ravi hak-
kında yapılan doğruluk, yalancılık, cerh ve tadil konu-
sunun dışında verilen bilgileri, önemsemez. Edebiyatta
caiz olan ise, söz sahasının geniş olduğu uygulamalar-
52 El Egani, II/51