Page 69 - islam
P. 69
44 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
Medeniyet insanlığın ortak ürünüdür. Eğer medeniyetin da-
yandığı gerçek, birlik ve dayanışma ruhu ise, şüphesiz İslam
dünyanın tanıdığı ve tanıyacağı bütün değerler arasında in-
sanlığı en çok medenileştirendir. Zira o, dünyanın kurulduğu
günden beri birbirinden nefret eden, birbirleriyle savaş hâ-
lindeki toplumları kaynaştırmıştır. Sadece bir millet içinde-
ki farklı kabileleri değil, insan olma ortak paydasıyla çeşitli
milletlere mensup insanları bile birleştirerek bütün dünya
milletleri arasında bir kardeşlik bağı ve insanlık medeniyeti
kurmuştur. Diğer dinler bir tek ırkın/milletin dini iken, bütün
insanlığın en mütekâmil ve en son dini olan İslam, diğerle-
riyle kaynaştıran en büyük değil, yegâne/tek birleştirici güç
olduğunu ispat etmiştir.
İslam diğer din ve toplumlarda var olan sosyal çarpıklıkları
ortadan kaldırmış, toplumsal hayatın en büyük problemini
çözmüştür: “Ey insanlar! Hakikat biz sizi bir erkekle bir dişi-
den yarattık. Birbirinizle tanışasınız diye sizi kavim ve kabile-
lere ayırdık. Şüphesiz ki, Allah katında en şerefliniz, takvaca en
ileride olanınızdır…” (Hucurât, 49/13).
İslam sosyal adalet ilkesini bizzat uygulamalarla da göster-
miştir. Peygamberimiz, Hz. Muhammed, Muhacir ve Ensarın
ileri gelenleri varken Hz. Bilal-i Habeşî’yi Medine’ye vali ta-
yın etmiş, daha çocuk denecek kadar genç bir sahabe olan
Hz. Üsame b. Zeyd’i, Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer’in de içinde
bulunduğu bir orduya komutan yapmış, Farisi Bazan’ı Yemen
ülkesine vali tayin etmiştir.
İslam insanlar arasında, insan olma ortak paydasından hare-
ketle, yalnız medeni ve siyasi eşitlik tanımakla kalmayıp aynı
zamanda manevi haklarını da tanımıştır. O insanlığın benze-
rini görmediği bir ruhi/manevi güç olduğunu ispat etmiş ve
dünyanın şartlarını mucizevî bir şekilde hızla değiştirmiştir.
Bundan dolayıdır ki, Hz. Muhammed gönüllere girme konu-
sunda bütün peygamberlerin ve dinî şahsiyetlerin en başarı-
lısı olarak kabul edilmiştir.