Page 260 - islam
P. 260
Allah Katındaki Din: İSLAM 235
etkilemekle kalmamakta başta çocuklar olmak üzere bütün
bireylerin psikolojisini bozmaktadır. Hz. Peygamber sosyal
olgudan hareketle şu gerçeği çok açık bir şekilde ifade etmek-
tedir: “Sizden biriniz hanımını köle döver gibi dövmesin. Sonra
günün sonunda onunla (aynı yatakta) beraber olur.” (Buhârî,
Nikâh, 94).
Boşanma dinî ve sosyal bir hak olarak kabul edilmekle birlik-
te en son düşünülmesi gereken bir çözüm yolu olarak kabul
edilmelidir. Zira ailenin çok ciddi olmayan sebeplerle dağıl-
ması bütün tarafları olumsuz etkilemektedir. Özellikle boşan-
manın en büyük mağdurları çocuklar olmaktadır. Fıtrat gere-
ği aile ortamında geleceği şekillenen bu yavruların yaşadık-
larını, aile kurumunun diğer paydaşları dâhil hiç kimse telafi
edememektedir. Onlar sonradan hangi makam ve sıfatlara
sahip olurlarsa olsunlar, ömürlerinin sonuna kadar parça-
lanmış aile yapısının psikolojik olumsuzluklarının mahkûmu
durumuna düşmektedir.
Parçalanan ailelerin çocukları oldukça zor dönemler yaşa-
maktadır. Örf veya yargı onları kime emanet ederse etsin on-
ların büyük bir kısmı, birlikte yaşadıkları anneleri babalarını,
babaları da annelerini kötüledikleri zaman dolayısıyla çocuk-
lar öz anne ve babalarına hasım gözüyle bakmaktadırlar. Bu
durumda çocuklar ebeveynleriyle gurur duyacakları ve örnek
alacakları yerlerde tam aksine onların çocukları olmaktan
utanmakta ve onlandan nefret etmektedir. Böylece sorun bü-
yüyerek ailevi olmaktan çıkıp toplumsal boyuta evrilmekte-
dir. Bu çocukların büyük çoğunluğu mutluluğu aile ortamın-
dan uzak dünya hayatını karartacak yerlerde aramaktadır.
Eşler arasında iyi geçinme, karşılıklı saygı ilkesinin boşanma
anında ve sonrasında da olması gerekir. Bu ruhsatı, eşlerin
karşılıklı hesaplaşmaya ve kişilik haklarını ihlale dönüştür-
memesi, şiddet, baskı ve zulüm sebebi hâline getirmemesi
gerekir.