Page 63 - Hz_Nuh
P. 63
62 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
Resûlûllah (sav) için daha hayırlıdır.” dediler. Bunun üzerine
Ümmü Eymen “Ben Allah’ın katındakilerin Resûlûllah (sav)
için daha hayırlı olduğunu bilmediğimden ağlamıyorum. Asıl
152
gökten inen vahyin kesilmiş olmasına ağlıyorum.” şeklinde
üzüntü sebebini açıklar.
Peygamberlik ve vahiy birbirinden ayrılmayan iki kavramdır.
Vahiy, Yüce Allah ile elçisinin mahiyeti bizce tam olarak bili-
nemeyen özel, gizli, süratli görüşmesidir ve ikisi arasında bir
sırdır. Yüce Allah’ın emir ve yasakları, hükümleri ve haberleri
153
peygamberlere gelen vahiy yoluyla insanlara bildirilmiştir.
Vahyin mahiyetinin kavranması ve gerçekleşme şeklinin bi-
linmesi peygamberlerin dışındaki insanlar için mümkün de-
ğildir. 154
İnsan için bilgi yolları selim hisler, akıl ve doğru haber olmak
üzere üç türlüdür. His ve tecrübe alanına girmeyenler akıl ile
bilinmektedir. Ancak aklın da her şeyi bilmesi mümkün de-
ğildir. Akıl ve hisler ile bilinmeyen şeyler konusunda sadık
bir habercinin haberine ihtiyaç vardır ki vahiy ve nübüvvet
(peygamberlik) bu kısımdandır. Fakat vahyin oluş şeklini ve
içeriğini, peygamberliğin sırlarından olduğu için, sadece pey-
gamberler bilebilir.
Toprağın suya ihtiyaç duyması gibi yaratılış olarak insan da
vahye öyle ihtiyaç hissetmektedir. Zira vahiy ile gelen bilgi,
insanın ruhunu ve kalbini beslemektedir. Ayrıca vahiy ile elde
edilen bilgi, insanların ürettiği bilgilerden farklı olarak, kesin
155
ve çelişmez bir niteliğe sahiptir.
Yüce Allah, insanlara mesajını peygamberlere indirdiği vahiy
aracılığı ile bildirmiştir. Bunlar Kur’an-ı Kerim başta olmak
152 Müslim, “Fedailü’s-Sahabe,” 103.
153 Heyet, İlmihal, s. 1/112.
154 Yavuz, Vahiy, s. 42/442.
155 Hadislerle İslam, s. 1/397.