Page 218 - Hz_Nuh
P. 218
Hz. NUH 217
Yüce Allah, peygamber hanımı olmalarına rağmen iman et-
medikleri ve müminlere karşı takındıkları tavırdan dolayı Hz.
Nuh ve Hz. Lut’un hanımlarına müsamaha göstermemiş ve
onları cezalandırmıştır. Onların peygamber hanımı olmaları-
nın da kendilerine hiçbir yararı dokunmamış olup bu durum
Kur’an-ı Kerim’de insanlara ibret olarak gösterilmiştir. Onlar
peygamber olmalarına ve hanımları da bunu bilmelerine rağ-
men münafıklık ve hainlik etmiş, peygamberler de aralarında
evlilik bağı olmasına rağmen onları Cenab-ı Allah’ın azabın-
725
dan kurtaramamıştır.
Maturidî, Hz. Nuh ve Hz. Lut’un eşleriyle ilgili bilgi veren aye-
ti kerimeyi, Hz. Peygamberin yakınlarından iman etmeyip
kâfir olanlara bir hatırlatma olarak değerlendirmektedir. O,
bu kadınların eşlerine ihanet ettikleri yönündeki rivayetle-
ri, peygamberler her türlü hayâsızlıktan, ayıptan korunmuş
olduğundan, eşlerinin peygamberlik görevini ve çocuklarını
şüphe altında bırakacağı için kabul etmemekte, onların dinde
ihanet ettiklerini söylemektedir. Ona göre bu ayet, günahkâr
müminler için değil, kâfirler için gelmiştir. Bazıları Hz. Nuh’un
karısının yaptığı hainliğin, kocasının delirdiğini kavmine ha-
ber vermesi, Hz. Lut’un karısının yaptığı hainliğin de koca-
sının misafirlerini Hz. Lut’un kavmine haber vermesi olarak
yorumlamıştır. Şayet bu doğru ise, sonuç ilk anlama yani “Ko-
calarının davasına ihanet ettiler.” anlamına döner. Çünkü o, iki
kadından her birini, haber verdiği şeyi yapmaya sevk eden,
dinde kocalarına muhalif olmaları ve o kavimleriyle inkârda
726
birlik olmalarıdır. Denildiğine göre, Hz. Nuh’un karısı ko-
725 Zemahşeri, s. 6/810
726 Maturidî bu ayeti kerimenin nüzul sebebi olarak da şöyle bir değerlendirme
yapmaktadır: Bu ayeti kerimenin, Resûlüllah’a (sav) kâfir akrabalarını uyar-
mak için bir örnek olarak indirilmiş olması mümkündür. Hz. Peygamber ön-
celikle kendi akrabalarını ve sonra da özelden genele doğru bütün insanları
İslam’a davet etmiştir. Fakat bu arada onun yakın akrabalarından bazıları,
inanmamakla kalmamış, onun dinî tebliğ faaliyetlerini engellemeye kalk-
mışlardır. Bu süreçte onların kendilerince bazı çelişkiler yaşamış olmaları