Page 113 - Hz_Nuh
P. 113
112 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
350
bir günah (ile) iftira etmiş olur.” Maturidî, bu ayeti kerimeye
göre; ümit bağlanan bağışlanmanın göz ardı edilmesi ve bu-
nun sonucu olarak hem küçük hem de büyük günaha yönelik
bulunan azap haberi sebebiyle bütün bağışlanma ümitlerinin
ortadan kalkması isabetli değildir. Burada izlenebilecek bir
yöntem de küçük ve büyük günahların af kapsamına girmesi
hususunda kesin hüküm vermemektir. Buna karşılık ortada
ikisini de kapsayacak bir af ihtimali varken sadece biri (küçük
günah) hakkında kesin hüküm verip diğerini ihtimal dışında
tutmak, delilsiz hüküm verme davranışından başka bir özel-
351
lik taşımaz.
Şefaat hadisi olarak bilinen bir hadisi şerifte “La ilahe illallah”
diyen kimseler için Peygamberimiz Hz. Muhammed’in Ce-
nab-ı Allah’tan şefaat dileyeceği, Cenab-ı Allah’ın da onların
352
hepsini cehennemden çıkaracağı ifade edilmektedir.
Ebu Hüreyre’den nakledildiğine göre o bir gün; “Kıyamet
gününde senin şefaatine nail olacak en mutlu insan kimdir?”
sorusuna Hz. Peygamber: “Sözlerime olan düşkünlüğünü gör-
düğümden dolayı bu soruyu herkesten önce senin soracağını
tahmin etmiştim.” dedikten sonra; “Kıyamette şefaatim vesile-
siyle en mutlu olacak kişi, samimi bir şekilde, gönülden gelerek
‘La ilahe illallah’ diyen kimsedir.” cevabını vermiştir. 353
Şefaatin sadece ahirette olmayacağı gibi düşünülerek şöyle
bir değerlendirme de yapılmaktadır: Yüce Allah peygamber-
lerine iki şekilde yardım etmiştir: Bunlar, Hz. Nuh, Hz. Hud,
Hz. Salih, Hz. Lut, Hz. Şuayb ve Hz. Musa’nın örnekliğinde ol-
duğu gibi, peygamber ve inananlarını korumak ve kurtarmak,
354
kavimlerini helak etmek şeklinde olmuştur. Bu konuda
350 Nisa, 4/ 48.
351 Maturidî, Tevhid, s. 478.
352 Buhari, “Tevhid”, 36.
353 Buhari, “lim”, 33.
354 İbn Teymiyye, s. 40.