Page 18 - Mustafa Baş KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI
P. 18
KUR’AN-I KERİM ÜZERİNE 17
güvence altına alınmış kutsal bir kitaptır. O, Cenab-ı Allah
dışında hiçbir varlığın değiştiremeyeceği, benzerini meydana
getiremeyeceği özellikte bir kitaptır. Bilindiği üzere Kur’an-ı
Kerim’in Arap nesir edebiyatının ilk ve ebedi şaheseridir. Pey-
gamberimiz Hz. Muhammed’in nübüvvet ve risaletini teyit
eden en büyük mucizedir. Derler ki; “Bu Kur’an ile Hz. Mu-
hammed, kavmine başvurmuş, onunla peygamberliğini sağlamış, o
zaman Arabistan’da sayıları çok olan bütün belagat ve güzel yazı
sahiplerinin hepsini susturmuş, hepsi de ona bir benzer yazı ortaya
1
koyamamışlardır.”
Yaklaşık on beş asırlık bir süreçte art niyetli kişiler onu boz-
mak, tahrif etmek istemişler fakat bütün çalışmaları akamete
uğramış, hevesleri kursaklarında kalmıştır. Bir örnek olarak ve-
rilmesi gerekirse; İbn Mukaffa (ö. 145), Kur’an-ı Kerim’in bir
taklidini yapmaya niyetlenmiş fakat bir süre sonra Hud, 11/44.
ayeti kerimesinin (Ya ardubla’i mâaki ve ya semau akli’i) “Ey
yer suyunu çek, ey sema (yağmurunu) tut.” bir çocuk tarafından
okunduğunu işitince bu işten vazgeçmiştir. Hatta bu ayeti keri-
me onun ruhunda öyle bir büyük etki bırakmıştır ki, o ana ka-
dar yazdıklarının tamamını yakmış ve Kur’an-ı Kerim’in hiçbir
zaman taklit edilemeyecek bir Allah kelamı olduğuna inanmış-
tır. Onun gibi bu konuda teşebbüste bulunanların gayretleri de
2
sonuçsuz kalmıştır.
Kâbe duvarına asılan ve “Muallakat” olarak isimlendiri-
len şiir yazarlarından olan Lebid, İslam’ın ilk yıllarında henüz
Müslüman olmamıştı. Şiirlerinden birinde “Allah’tan başka her
şey boş ve yalandır. Her nimet, gerçek yok olmaya mahkûmdur.”
1 Lord John Davenport, Hz. Muhammed ve Kur’an-ı Kerim, Çev. M.S.S.P.
Ankara, 1967, s. 41.
2 M. Tayyib Okiç, Kur’an-ı Kerim’in Uslüb ve Kıraati, Ankara, 1963. S. 4-5.