Page 309 - islam
P. 309

284  Prof. Dr. Mustafa ERDEM


           onu çağırmıştım. Kendisi koşa koşa geldi ve arkama düştü. Onu
           evimize uzak olmayan bir kuyumuza götürdüm. Elinden tutup
           kuyunun içine atıverdim. Kuyudan uzaklaşırken onun bana son

           sözü ‘Babacığım! Babacığım’ demek oldu.” (Dârimî, Sünen, I,
           153). Bu anıyı dinlerken Hz. Peygamber gözyaşlarına hâkim
           olamamış ve sakalı ıslanıncaya kadar ağlamıştır.

           Hz. Muhammed böyle bir toplum içinde yaşamaktadır. İnsan
           olarak çevresinde yaşananlardan ve gördüklerinden vicdani
           rahatsızlıklar hissetmektedir. Hiç beklemediği bir anda ilahî
           vahye muhatap olması onu çok heyecanlandırmıştır. Bu ruh
           haliyle Cebrail’in kendisine okuduğu ayetleri melek ayrıldık-
           tan sonra Hz. Muhammed tekrar etmiştir.
           Hz. Muhammed evine gitmek üzere mağaradan ayrılırken bir
           ses işitir. Başını kaldırdığında asli görüntüsüyle bütün ufku
           kaplayan melek ona  “Ey Muhammed! Ben Cebrail’im sen de
           Allah’ın elçisisin.” diye seslenir. Hz. Muhammed nereye baksa
           onu görür. Daha sonra melek kaybolur. Vahiy esnasında Hz.
           Peygamber kendisini çok yorgun hisseder. Buhârî’de nakle-
           dilen bir hadisi şerife göre o bu anı şöyle anlatır: “O  (Cebrâil)

           beni tuttu ve öyle sıktı ki takatim kesildi, sonra bıraktı.” (Buhârî,
           Bed’ü’l-vahy, 1).

           Hz. Peygamber çok zor ve bir o kadar da yüce bir görev so-
           rumluluğuyla, korkudan titreyerek evine gelmiş, dinlenmek
           üzere yatağına yatıp üzerinin örtülmesini istemiştir. Kur’an-ı
           Kerim’in “Ey örtüsüne bürünen!” (Müzzemmil, 73/1) ve “Ey

           elbisesine bürünüp sarınan!” (Müddessir, 74/1) surelerinin ilk
           ayetleri Hz. Peygamber’in ilk vahiy sonrasındaki durumuna
           dikkat çekmektedir.

           Hz. Muhammed kendine geldikten sonra başından geçenleri
           kısaca merak ve heyecanla bekleyen eşi Hz. Hatice’ye anlat-
           mış, bunun şeytani bir iş veya kötü ruhların bir oyunu olma-
           sından endişe duyduğunu belirtmiştir. Sevgili eşi Hz. Hatice
           de onu şu sözlerle teskin etmiştir: “Allah’a yemin ederim ki Al-
   304   305   306   307   308   309   310   311   312   313   314