Page 188 - islam

Allah Katındaki Din: İSLAM 163

olamayanlar hacdan muaftır. Kur’an-ı Kerim’de bu konuda
şöyle buyrulmaktadır: “Gerçek şu ki, insanlar için yapılmış
olan ilk ev, âlemlere bir hidayet ve bir bereket kaynağı olan
Mekke’deki evdir. Orada apaçık deliller, İbrahim’in makamı
vardır. Oraya giren emniyette olur. Gitmeye gücü yetenin o
evi ziyaret etmesi, Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim
inkâr ederse bilmelidir ki, Allah hiçbir şeye muhtaç değildir.”
(Âl-i İmrân, 3/96-97).
Hac, İslam’ın beş temel şartından birisi olup hicretin 9. yılında
farz kılınmıştır. Ergin, akıllı ve özgür her Müslüman’ın gerekli
şartları yerine getirmesi durumunda belli günlerde, ömründe
bir kere Kâbe’yi ziyaret etmesi farzdır. Hac belli zamanda ve
belli şekillerde, Zilhicce ayının 8-13 tarihleri arasında yapılır.
Haccın; ihrama girmek, arife günü Arafat’ta vakfe yapmak ve
sonrasında Kâbe’yi tavaf şeklinde üç farzı vardır.
Haccın dünyaya ve ahirete yönelik pek çok ibret ve hikmetleri
bulunmaktadır. Kur’an-ı Kerim genel bir ifade ile “apaçık de-
liller” (Âl-i İmrân, 3/97) ifadesiyle bu hususa dikkat çeker. İs-
lam’ın insanlığa sunmak istediği kardeşlik, sevgi, barış ve hu-
zur ortamı en güzel şekliyle kendini hac esnasında gösterir.
Irk, dil, bölge, hatta zengin, fakir sosyal sınıf ve cinsiyet farkı
olmaksızın dünyanın her tarafından gelen müminler en güzel
kardeşlik duygusu içerisinde orada toplanır, aynı duygularla
Allah’a yönelir ve dinî görevlerini yerine getirir. Böylece hac
ibadeti, insanlar ve toplumlar arasında eşitlik ve adalet gibi
faziletlerin kök salmasına katkı sağlar.

Hacca giden bir kimse namazlarda yöneldiği kıbleye, yani Al-
lah’ın evi (Beytullah) kabul edilen Kâbe’ye geldiğinde engel-
siz bir şekilde onu karşısında görür ve daha önceden hayal
ettiği dünya ile karşılaşmanın manevi huzurunu yaşar.
Haccın farzlarından olan “ihram” ve Arafat’taki “vakfe” şekil
itibarıyla kıyamet sonrasının ve mahşerin dünya hayatında
bir provası niteliği taşır. Haccın farzlarından birini oluşturan