Page 245 - Hz_Nuh
P. 245

244  Prof. Dr. Mustafa ERDEM



           Vanî Mehmed Efendi, Hud suresi 11/48. ayetini tefsir ederken
           “Sana ve seninle beraber olan topluluklara” ibaresini, gelecek
           yüzyıllarda Nuh’tan sonraki tüm peygamberlere kıyamete ka-
           dar inanan erkek ve kadın müminlerden oluşan pek çok top-
           luluk ifadesini kullanmıştır. Seninle beraber olanlardan inen
           sözüyle kastedilenler Hz. Nuh’un üç oğlu ve hanımlarıdır:
           Sam: Arapların, Farsların ve Rumların atasıdır.

           Ham: Habeş, Zenci, Berberi ve Nubyalıların atasıdır.
           Yafes: Türk, Moğol, Tatar, Rus, Saklab, Çerkes, Alan ve Asların
           atasıdır.

           Gemide bulunan diğer müminler çoğalmadılar ve ölüp gitti-
           ler. Dolayısıyla türeyen soy, insanların Âdem’den sonraki ba-
           bası Nuh’un soyudur. Selef halef arasındaki en iyi bilinen ver-
           siyon budur. Ayette Nuh’a verilen esenlik ve bereket, onunla
           bulunanlardan başka, gemide bulunanların kıyamete kadar
           türeyen evlatlarına işaret etmektedir. 824

                                                                 825
           “Sonra onların ardından başka bir nesil meydana getirdik.”
           mealindeki  ayeti  kerime,  Hz.  Nuh’tan  sonra  yeni  bir  nesil
           meydana  getirildiğini  haber  vermektedir.  Tefsir  kaynakla-
           rında, bu neslin Ad ve diğer kavimler olduğu şeklinde genel
           bir ifade kullanılmaktadır.  Ancak bu ifadenin, “Hz. Âdem’in
                                   826
           nesli gibi” her neslin bir atası olabileceği varsayımından ha-
           reket edilirse, Hz. Nuh’un ikinci bir Âdem olduğu kanaatini
           destekleyebileceği ve bu durumda Tufan’ın genel olabilece-
           ği ve yeryüzündeki insanlığın bütünüyle ölümüne sebebiyet
           verdiği akla gelmektedir.
           “Bir zamanlar sular coştuğu vakit sizi gemide kuşkusuz biz ta-
           şıdık”   827  ayeti kerimesi, Peygamber’imize (sav) ve onun za-


           824   Vanî, s. 80-81.
           825   Mü’minun, 23/31.
           826   Maturidî, Te’vilat, s. 10/40.
           827   Hakka, 69/11.
   240   241   242   243   244   245   246   247   248   249   250