Page 240 - Hz_Nuh
P. 240
Hz. NUH 239
810
“Size Rabbimin ayetlerini bildiriyorum…” ayeti kerimesi ona
Cenab-ı Allah’ın emir ve yasaklarını içeren vahiy geldiğinden
ve bunları Hz. Nuh’un kavmine bildirdiğinden söz etmektedir.
Bütün bu emir ve yasakların bir tek ayette toplanmış olması
ihtimal dışı ise, onların bir kitap şeklinde verilmiş veya indi-
rilmiş olması muhtemeldir. Zemahşeri, bu ayeti kerimedeki
ifadeyi; “Allah’ın, Nuh peygambere ve ondan önceki peygam-
berlere atası İdris’in (as) otuz sahifelik kitabında ve Şit pey-
gamberin (as) elli sahifelik kitabında bildirmiş olduğu mesaj-
ları da kastedilmiş olması mümkündür.” diyerek Hz. Nuh’a özel
bir kitap verilmiş olabileceğine veya onun kendinden önceki
peygamberlere verilen kitapların hükümlerini uyguladığına
811
dikkat çekmiştir.
İslami kaynaklarda, Hz. Nuh’un peygamberliğinin genel mi
yoksa bölgesel, yani belli bir coğrafyada ve belli bir toplum
ile sınırlı mı olduğu tartışılan konular arasında yer almakta-
dır. Bu iki husus, onun Allah’a yaptığı duanın kapsamı ve Tu-
fan olgusunun yeryüzünün tamamını kuşatıp kuşatmadığı ve
bütün insanlığın helak olup olmadığı hususlarının da birlikte
değerlendirilmesine yol açmaktadır. Hz. Muhammed dışında-
ki bütün peygamberlerin, belli bir kavim ve coğrafya ile sınırlı
görevleri yerine getirmekle gönderildiği hatırlandığında, in-
sanlık tarihinin ilk dönemlerinde diğerlerinden çok önceleri
peygamber olarak görevlendirildiği bildirilen Hz. Nuh’un da
onlardan birisi olduğu akla gelmektedir. Bu durumda, onun
muhatap olduğu kimselerin kendi kavmi ve onun duasının/
bedduasının da onların içindeki kâfirleri ilgilendirdiği, bu
yüzden Tufan olayının da bölgesel olduğu düşünülebilmek-
tedir.
Kur’an-ı Kerim’de verilen bilgilerden hareketle, Hz. Muham-
med’den önceki peygamberlerin tamamı Orta Doğu bölge-
810 Araf, 7/62.
811 Zemahşeri, s. 2/870.