Page 138 - Hz_Nuh

Hz. NUH 137

insanları her türlü nefsî zaaflardan ve haricî kötü etkenlerden
korumaya, onları iyiliklere yönlendirmeye çalışmıştır. Bakara
suresinde bu husus biraz daha netleştirilerek rahmet kavra-
mına açıklık kazandırılmıştır: “Nitekim kendi içinizden size
ayetlerimizi okuyan, sizi kötülüklerden arındıran, size kitabı
ve hikmeti talim edip bilmediklerinizi size öğreten bir Resûl

442
gönderdik.” Buna göre peygamberlerin görevlendirilmesi
insanlara Allah’ın bir lütfu olarak belirtilmiş, kötülüklerden
korunma yanında, aynı zamanda güzelliklerin de öğretilmesi
ve onların huzur içinde yaşanır bir toplum hâline getirilmesi
için peygamberlere bir sorumluluk yüklenmiştir. Nitekim Ce-
nab-ı Allah: “Ant olsun ki içlerinden, kendilerine Allah’ın ayet-
lerini okuyan, (kötülüklerden ve inkârdan) kendilerini temizle-
yen, kendilerine Kitap ve hikmeti öğreten bir peygamber gön-
dermekle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur…”
443
buyurarak peygamberlerin asli görevlerine dikkat çekmiştir.
Peygamberler yanlışları düzeltme, insanları günahtan sakın-
dırma gibi görevler de üstlenmiştir. Nisa suresinde bu husus
şöyle açıklanmaktadır: “(Yerine göre) müjdeleyici ve sakındırı-
cı olarak peygamberler gönderdik ki insanların peygamberler-
den sonra Allah’a karşı bir bahaneleri olmasın!..” 444

Bütün bunlardan anlaşıldığına göre, peygamberlerin asli gö-
revi Cenab-ı Allah’ın rahmetine vesile olmaktır. İnsanların
batıla sapmaması, günaha düşmemesi de bir tür rahmete ka-
vuşmaktır.
Rivayetlerde Hz. Nuh’un, kavminin içine düştüğü manevi
bunalıma çözüm üretmek üzere peygamber olarak gönde-
rildiği kanaati yaygınlaşmaktadır. Bu durumda, her peygam-
berin yoldan çıkmış insanları hidayete erdirmek amacıyla
görevlendirildiğinin vurgulanmasında, Hz. Nuh’tan önceki

442 Bakara, 2/151.
443 Âli-İmran, 3/164.
444 Nisa, 4/165.