Page 141 - Hz_Nuh
P. 141
140 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
Ayeti kerimelerden anlaşıldığı kadarıyla mümbit bir coğ-
rafyada yaşayan Hz. Nuh, insanlara sahip olduğu nimetleri
düşündürerek peygamberlik görevini yapmaya çalışmıştır.
Kendisinin yaptığı davete icabet etmeleri hâlinde, üzerlerine
gökten bol bol yağmur indirileceğini, mallar ve oğullar edin-
melerine imkân sağlanacağını, yararlanabilecekleri bahçeler
ve onların sulanması için ırmaklar akıtılacağını haber ver-
miştir. Hatta Yüce Allah’ın büyüklük ve kudretini daha iyi an-
lamaları için, insanın türlü evrelerden geçirilerek yaratılışını
örnek olarak anlatmıştır. Yedi kat göklerin birbiriyle uyumlu
olarak yaratıldığını, ay ve güneşin birer ışık kaynağı olarak
gökyüzüne yerleştirildiğini, insanın topraktan yaratıldığını,
yine toprağa döneceğini ve oradan tekrar diriltileceğini, in-
sanın rahat ve huzur içerisinde yaşaması için bütün yeryü-
455
zünün ona uygun olarak düzenlediğini hatırlatmıştır. Fakat
buna rağmen kavminden küçük bir ilgi görememiştir. Hz. Nuh
“Doğrusu ben, üzerinize gelecek büyük bir günün azabından
456
korkuyorum.” derken kavmine, insanlara duyduğu şefkat
ve merhametten dolayı işledikleri günah sebebiyle Cenab-ı
Allah tarafından cezalandırılacaklarından korktuğunu ifade
457
etmiştir.
Hz. Nuh kavmine;
• Yüce Allah’a kulluk ve ibadet etmeleri,
• Yüce Allah’ın haram kıldığı şeylerden kaçınmaları ve O’n-
dan korkmaları,
• Verdiği emir ve uygulanmasını istediği yasaklar konusun-
da onların kendisine uymaları gibi üç temel esası bildir-
458
mek üzere peygamber olarak gönderilmiştir.
455 Bk. Nuh, 71/11-20.
456 Araf, 7/59.
457 Maturidî, 5/419.
458 Nuh, 71/3;