Page 72 - Türk Ortodoks Patrikhanesi
P. 72

Türk Ortodoks Patrikhanesi                                63

          hane  meselesi, bu da  ulvi  bir mesele oldu.  Büyük münakaşatı  mucip
          oldu.  Heyet-i  Celile bilir ki burada Heyet-i  Celile n in hatta hüküme­
                                                     '
          tin hatırına bir patrikhane meselesi gelmemiştir.  Bunu biz ihdas ettik.
          Bazen  bir şey  istemediğimiz halde bize  lüzumu  olmadığı  halde  mah­
          sus icad ettik ki  onunla da bir şey  alalım ...  Asırlardan beri gelen Pat­
          rikhanenin  imtiyazat-ı  mezhebiyesi  vardır.  Arz  ettiğim  beynelm ilel
          muahedatta  olmayan  bu  imtiyazat-ı  mezhebiyeyi  ifa  etmek  ve  hem
          teşdiden  ifa  etmek  istiyorlardı.  Yunanlılarda  bunu  şiddetle  arzu  edi­
          yorlardı. Bunun için çok çalışıyorlardı. Halbuki bu bizim için esas me­
                                                                   ·
          selelerden  idi.  Halbuki  biz  Patrikhanenin  bütün  tavabi-i  ile  meıı  l e­
          ketten çıkıp gitmesini teklif ettik.  Nihayet bir çok münakaşattan suıı­
          ra biliyorsunuz  ki;  Patrikhanede  siyasi  idari,  adli,  dini  vezaif vardır.
          Asırlardan  beri  gelir,  mahkemeleri  vardır ...  Fakat  büsbütün  Patrikha­
          neyi çıkarmak mümkün olmadı  ve bütün İngilizler kiliselerinin tazyik
          sütresi  altında  bunu kurtarmak istediler.  Ve bizzat bu  mesele  hakkın­
          da  da  müracaatta  bulundular.  İmtiyazat-ı  mezhebiye  meselesi  ancak
          bizim  için  mühim olduğundan  buna  muvaffak  olduk.  Bu  gün  patrik­
                                                             .
          hanenin  dini  bir hassasından  başka  hiçbir şeyi  kalmamıştır  .   Asırlar­
                                                             .
          dan  beri  bu  devlet  ve  millet aleyhine bütün  Rumları  teşvik etmek gi­
          bi  idareye  karışmak,  mahakim  gibi  bunları  kaldırdıktan  sonra  zaten
          hükmü  kalmadı.  Bu  gün  adi  bir köy papazı  haline geçmiştir.  Bir sıfat­
          ı  resmiyesi  kalmamıştır.
             Ethem Fikri  Bey  (Menteşe)- Hala sefirler gönderiyor.
             Rıza  Nur  Bey  (devamla)- Halen  muahede  mevkiyi  icraya meriyet­
          te konmamıştır.  Ve  İstanbul 'un ahvali malumdur.  Böyle  olmazsa hepsi­
         ni bir günde hal eder bitiririz. Bizi bu noktada ısrar etmemeğe yani ha­
         rice çıkmasına izhar etmemeğe mecbur etmiştir ki fakat mesele dayan­
          mıştır da zaten.  Patrikhane gider de Aynaroz'a oturursa idare  aleyhimi­
         ze  faaliyette  bulunacağına şüphe  yoktur.  Fakat  pençemizin  altında bir
         papaz gibi İstanbul 'da her şeyden tecrit edilmiş bir halde  en  güzel bir
         tariftir.  Bu meselede bu suretle hal  olmuştur.
             Osman  Bey  (Kayseri)- Patrikhane  unvanı  kalıyor mu?
             Rıza Nur Bey  (Devamla)- Hatta biz bunda başka şekilde düşündük,
         bir piskopos halinde olsun ve böyle kalmıştır.  Efendiler her türlü evsa-
   67   68   69   70   71   72   73   74   75   76   77