Page 325 - islam

300 Prof. Dr. Mustafa ERDEM

dir. Ey Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu
tutma. Ey Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de
ağır bir yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmedi-
ği işler de yükleme. Bizi affet! Bizi bağışla! Bize acı! Sen bizim
Mevla’mızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et!”

3. Hz. Peygamber’in ümmetinden Allah’a şirk koşmayanların
günahlarının bağışlanacağı ve cennete gireceği müjdesi veri-
lir.
Mekke’de yaşayanlar miraç olayındaki yüksek hakikati anla-
yacak kapasite ve düzeyde olmadıkları için bu durum kendi-
lerine anlatıldığında inanmadılar. Hatta alay etmeye başladı-
lar. Oysa mucize peygamberlik işareti olup sıradan insanların
yapamadığı, aklın üzerinde ve olağanüstü bir karaktere sa-
hiptir. Zaten öyle olmasa mucize olmazdı.

Mekkeli müşrikler miraç olayını Hz. Ebu Bekir’e anlattıkla-
rında “Eğer bunu o söylüyorsa doğrudur. Ben onu bundan daha
mühim konularda bile tasdik ediyorum. Zira o sabah akşam Al-
lah’tan kendisine vahiy geldiğini haber veriyor ben de inanıyo-

rum. Bunu da tasdik ederim.” demiş ve kalkıp doğru Mesicid-i
Haram’a gitmiştir. Orada Hz. Peygamber’i dinledikten sonra
onu tasdik etmiştir. Bundan dolayı Hz. Ebu Bekir’e, kuşkusuz
doğrulayan anlamında, “Sıddîk” unvanı verilmiştir.
Hz. Musa Tur Dağı’na çıktığında kendisine “on emir” verilmiş-
tir. Miraç mucizesini bununla karşılaştıranlar; Hz. Peygam-
ber’in bildiğimiz âlemin dışına çıkarılarak ona, İsra suresinin
23-38. ayetlerinde belirtilen bazı emir ve yasakları, ahlak ve
fazilet kurallarını içeren on iki hüküm verildiğini belirtirler.
Bu hükümler şunlardır:

1. Allah’a hiçbir surette şirk koşmamak (İslam tevhit dini-
dir. Sadece bir ve tek olan Allah’a ibadet ve kulluk edilir.)
2. Ebeveyne itaat ve hürmet etmek (Yaşlandıklarında on-
lara bakmak, onları üzmemek. Bizim çocukluğumuzda