Page 320 - islam

Allah Katındaki Din: İSLAM 295

yaptıkları bu eylemin başkaları tarafından duyulmasını iste-
memişler, bir daha gelmemek için karar almışlardır. Ertesi
gece ötekiler gelmeyecek diye düşünenler tekrar Hz. Peygam-
ber’in evine gelip Kur’an-ı Kerim dinlemiştir. Bu olay birkaç
gece böyle tekrar edince, adı geçen kişiler başkalarının bunu
duyacağı ve Mekke’deki otoritelerinin sarsılacağı endişesiy-
le, kendi aralarında bir daha gece gelip Hz. Peygamber’den
Kur’an dinlememeye yemin etmişlerdir.
Mekke’nin ileri gelenleri Hz. Peygamber’e ve Müslümanlara
baskı, hakaret ve işkencenin ölçüsünü kaçırmış, bu durum ar-
tık katlanılamaz hâle gelmiştir. Bunun üzerine Hz. Peygamber,
“Habeşistan’da, ülkesinde hiç kimseye zulmedilmeyen bir kral
vardır. Allah sizin için bu durumdan bir çıkış ve kurtuluş yolu

gösterinceye kadar orada kalın.” (Beyhakî, es-Sünenü’l-Kübrâ,
IX, 17; İbn İshâk, Sîret, I, 247) buyurarak Müslümanların mal
ve can emniyeti bakımından en uygun yer olarak kabul edilen
Habeşistan’a hicretine izin vermiştir. Aralarında Hz. Peygam-
ber’in kızı Hz. Rukiye ve damadı Hz. Osman’ın da aralarında
olduğu on iki kişi ilk kafile Habeşistan’a gitmiştir. İkinci kafi-
lede gidenlerle birlikte Habeşistan’a hicret edenlerin toplam
sayısı seksen üç olmuştur.
Müşrikler, Müslümanları takip altına alıp oradan geri getir-
mek için Habeşistan’a Amr b. As ile Abdullah b. Ebu Rebia’yı
elçi göndermiştir. Habeş Kralı Necaşi, kendisine sığınan Müs-
lümanlarla onları almaya gelen iki kişiyi dinlemiş ve Cafer
b. Ebu Talib’in sorulan sorulara cevap niteliğinde okuduğu
Kur’an’ı Kerim’i dinledikten sonra ağlayarak şu tarihî ceva-
bı vermiştir: “Bu işittiğim Kur’an’la İsa’nın getirdiği şey aynı
yerden geliyor. Haydi çekilin. Allah’a yemin ederim ki onları
size teslim etmeyeceğim, onlara dokunulmayacaktır.” demiştir.
Necaşi müşriklerin tam aksine Müslümanlara sahip çıkmış,
onlara izzet ve ikramda bulunmuş, Mekkelilerin adamlarını
hediyelerini kabul etmeden geri göndermiştir.