Page 327 - islam

302 Prof. Dr. Mustafa ERDEM

if’te dinlenmesine bile izin vermediler, şehrin ayak takımını
kışkırtarak onu Taif’ten uzaklaştırdılar.

Bu olay karşısında çok üzülen Hz. Peygamber, Cebrail, Allah’ın
onun duasını işittiğini, zalimler hakkında ne dilerse yapması
için dağlar meleğini kendisiyle birlikte gönderdiğini söyledi.
Fakat Allah Resûlü onların soyundan hidayete eren kişiler
olması için dua etti (Buhârî, Bed’ü’l-halk, 7) ve üzüntülü bir
şekilde Mekke’ye geri döndü.
Peygamber’imiz (sav) Allah’ın dinini insanlara tebliğ için her
çareye başvuruyor, her yolu denemekten çekinmiyor, her
insana ulaşmaya çalışıyordu. Mekkelilerin acımasız tavırla-
rı, Taiflilerin onlardan geri kalmayan olumsuz tutumları Hz.
Peygamber’i huzur içinde yaşamak ve İslam’ı insanlığa tebliğ
etmek için yeni arayışlara yönlendiriyordu. İşte bu noktada
yakından tanıdığı ve Mekke ile çeşitli temasları olan Yesrib’e
de ulaşmanın yollarını arıyordu.
Bir hac mevsiminde Peygamber’imiz (sav) Medine’den gelen
altı kişi ile buluştu. Onlara İslam’ı anlattı ve bu dine davet etti.
Onlar da bu daveti kabul ettiler. Sonra Medine’ye döndüler,
orada İslam’ın temellerini attılar ve ilk temsilcileri oldular.
Hz. Muhammed’in peygamberliğinin 12. yılında Medine’de
Müslüman olanlardan 12 kişi, Mekke yakınlarındaki Akabe
denilen yerde Hz. Peygamber’le gizli bir görüşme yaptı. Müs-
lüman olarak “Allah’a şirk koşmamak, hırsızlık yapmamak,
zina yapmamak, çocukları öldürmemek, bühtan ve iftirada bu-

lunmamak, doğru bir işte Peygamber’e karşı gelmemek” üzere
Hz. Muhammed’e biat ettiler.
Hz. Peygamber en sıkıntılı günlerinde bile insanların Müslü-
man olması uğruna yukarıda sıraladığımız İslam’ın temel de-
ğerlerinden asla taviz vermedi, Allah’tan aldığı görevleri in-
sanlara eksiksiz tebliğ etti. Bunun üzerine Medine’den gelen
heyet kendilerine dinî meseleleri ve Kur’an’ı öğretecek birini
istedi. Hz. Peygamber onlara İslam’ı öğretmek üzere ilk Müs-