Page 253 - islam
P. 253
228 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
Aile içinde bu hakların ve sorumlulukların yerine getirilme-
si için belli bir düzen ve disipline ihtiyaç duyulmaktadır. Bu
husus Kur’an-ı Kerim’de; aile yetki ve sorumluluğu, konulan
genel ahlak kuralları ve adalet ilkeleri çerçevesinde erkeğe
verilmiştir (bk. Nisâ, 4/34).
Aile kurumunun huzurlu olmasında ve devamlılığının sağlan-
masında sabır, tevekkül, kanaat ve şükür gibi ahlaki ilke ve
manevi değerlerin etkileri çok büyüktür. Bu değerler, çeşitli
sorunların aile kurumunu tehdit ettiği zamanlarda Allah’ın
yardım ve desteğinin ulaşması bakımından büyük bir manevi
güvence oluşturmaktadır.
Aile, kimliğin ve kişiliğin kazanıldığı, şekillendiği bir okuldur.
Özellikle anne bu okulun öncelikli eğitimcisidir. Bundan do-
layı eskiler “Anne okuldur/medresedir” ifadesini kullanırlar.
Dinin, dilin, kültürün, örf, âdet ve geleneklerin bütünüyle
milli ve manevi değerlerin öğrenildiği ve uygulandığı ilk yer
ailedir. Aile okulunun eğitimcileri anne-baba, öğrencileri ise
çocuklardır. Bu okulda eğitim hem teorik hem de pratik ola-
rak verilmektedir. Eğitim bütün yıllar yirmi dört saat devam
etmekte olup tatil yoktur. Hz. Peygamber “Her doğan çocuk
fıtrat üzere doğar. Sonra anne babası onu Yahudi, Hıristiyan
veya Mecusi yapar.” (Buhârî, Tefsîr, (Rûm) 2) şeklindeki meş-
hur hadisinde bu gerçeği dile getirmiştir.
Aile, insan için olduğu kadar onun içinde yaşadığı toplum için
de önemli ve vazgeçilmez bir kurumdur. İnsan ve insanlık
bireysel olarak da toplumsal olarak da aileye muhtaçtır. Bir
anlamda toplumu ayakta tutan aile olup onun içindeki huzur-
suzluk ve kötü gidiş, dolaylı olarak toplumun kaderi hâline
gelmekte ve onu etkilemektedir.