Page 134 - islam
P. 134
Allah Katındaki Din: İSLAM 109
olmak değil başka bir âlemde yeni bir doğum yeni bir hayata
başlamak demektir. Dünya hayatı diğer ikisine göre çok kısa
sürelidir. Bu hayat insanın inanç durumu ve işlediği ameller
bakımından hem kabir hem de ahiret hayatını etkilemektedir.
Bu üç hayattan dünya ve kabir hayatı süresi insanlar tarafın-
dan bilinmemekle birlikte sınırlı ve sonlu, ahiret hayatı ise
sonsuzdur.
Kabir hayatı, dünya ve ahiret arasındaki geçici mekân olarak
tarif edilmektedir ki yeniden dirilmeye kadar devam edecek-
tir. Buna berzah hayatı/âlemi de denmektedir. Bir anlamda
berzah âleminde insan dünyada öldükten sonra yeni bir ha-
yata gözlerini açmış olmaktadır.
İlk insan Hz. Âdem ve ilk ölen onun oğlu Habil’den itibaren
bütün ölüler hâlâ kabir hayatını yaşamaktadır. Bir insanın
kabir hayatını yaşaması için onun bir mezara gömülmüş ol-
ması şart değildir. Ölüm şekli ne olursa olsun bütün ölüler ka-
bir hayatını yaşarlar ve sûrun üflenmesiyle mutlaka dirilirler.
Kabir hayatının süresini Allah’tan başka kimse bilmez. Bir ha-
disi şerifte: “Kabir ahiret duraklarının ilkidir. Bir kimse eğer o
duraktan kurtulursa sonraki durakları daha kolay geçer, kur-
tulamazsa sonrakileri geçmek daha zor olacaktır.” (Tirmizî,
Zühd, 5) buyrularak kabir hayatının önemine işaret edilmek-
tedir.
İnsan öldükten sonra Münker ve Nekir melekleri kabirde ona
Rabbinin, Peygamber’inin kim olduğunu, hangi dine mensup
olduğunu vs. sorarlar. Dünyada iken güzel ameller işleyenler
bu sorulara kolay ve doğru cevap verirler. Böyleleri için kabir
bir tür cennet bahçelerinden bir bahçeye benzetilir. Kâfir ve
münafıklar ise bu sorulara doğru cevap veremeyecekleri için
kabirleri cehenneme çevrilir. Dolayısıyla müminler kabirde
nimetler içerisinde mutlu ve sıkıntısız bir süre geçirirken, kâ-
fir ve münafıklar acı ve sıkıntı içerisinde azap görür.