Page 128 - islam
P. 128
Allah Katındaki Din: İSLAM 103
sonlanmış ve tarihe ait olmuştur.
Kur’an-ı Kerim’de peygamberlerin mucizelerine örnek ola-
rak Hz. Nuh’un tufanından, Hz. İbrahim’in atıldığı ateşten,
Hz. Salih’in devesinden, Hz. Yusuf’un rüya tabirlerinden, Hz.
Musa’nın asasından, Hz. İsa’nın ölüleri diriltmesinden, Hz.
Muhammed’in Kur’an-ı Kerim mucizesinden bahsedilmek-
te, anılan peygamberlerin diğer mucizeleriyle birlikte başka
peygamberlerin mucizelerinden de söz edilmektedir.
İnsanlar peygamberlerin gösterdiği mucizelerden, duyu or-
ganıyla gözleyerek veya kesin bilgi ifade eden geniş kitleler
tarafından aktarılan (mütevatir) bir haberle haberdar olurlar.
Peygamberlerden mucize isteyenler, genellikle inanmayan-
lar veya inanmak istemeyenlerdir. Bu kişiler, özellikle inan-
mamak veya Peygamber’i zora sokmak için mucize istemiş-
lerdir. Mucizeler kolay kolay inkâr edilememiş buna rağmen
Nemrut, Hz. İbrahim’i ateşin yakmadığını gördüğü, Firavun
Hz. Musa’nın başta asası olmak üzere pek çok mucizesine şa-
hit olduğu, asr-ı saadette pek çok müşrik Hz. Muhammed’in
mucizelerine bizzat tanıklık ettikleri hâlde iman etmemiştir.
Hz. Hatice, Hz. Ebu Bekir, Hz. Ali’nin Hz. Peygamber’e inandığı
gibi diğer Peygamber’e inananlardan pek çoğu, herhangi bir
mucizeye ihtiyaç hissetmeksizin iman etmiştir. Ancak sihir-
bazların Hz. Musa’ya ve havarilerin Hz. İsa’ya iman etmelerin-
de mucizelerin etki ve katkıları olmuştur.
Hz. Muhammed tıpkı diğer peygamberler gibi bir peygamber-
dir. O ister geçmişe ait bir olayı nakletmiş olsun (Hûd, 11/49;
Yûsuf, 12/ 102; Kasas, 28/44-46), ister sonradan olacak bir
olayı önceden haber vermiş olsun (Rûm, 30/1-6), isterse bir
davanın sırrını ortaya çıkararak onunla ilgili kararında en
adil çözüm yolunu bulmuş olsun (Nisâ, 4/113; Tahrîm, 66/3),
bütün bunlar bilgi birikimi ve keskin zekâsı ile birlikte, her
türlü iyiliğin kendisinden zuhur ettiği ilahî bir müdahale sa-
yesinde gerçekleşmiştir.