Page 113 - islam
P. 113

88  Prof. Dr. Mustafa ERDEM


           Hz. Peygamber, kendisi okuryazar olmadığı için, inen ayetleri
           gençlerden  oluşan  ve  vahiy  kâtibi  denen  kimselere  yazdır-
           mıştır. Çeşitli tarihî kaynaklarda vahiy kâtiplerinin sayıları-
           nın yirmi dokuza kadar ulaştığı rivayet edilmiştir. Bunların
           içinde en meşhurları Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz.
           Ali, Hz. Muaviye, Hz. Zübeyr b. Avvam, Hz. Saîd b. As, Hz. Amr
           b. As, Hz. Übeyy b. Ka’b, Hz. Zeyd b. Sabit’tir. Ayrıca Kur’an-ı
           Kerim’i öğrenmek ve ibadetlerinde okumak için, yazılan nüs-
           halardan  kendileri  adına  çoğaltanlar  da  olmuştur.  Nitekim
           Hz. Ömer, henüz kendisi Müslüman olmadan önce, Müslüman
           oldukları için cezalandırmak üzere kız kardeşinin evine gitti-
           ğinde, onları “Taha” suresinin ilk ayetlerini yazılı bir metin-
           den okurken bulmuştur.
           Yazılan Kur’an-ı Kerim ayetleri, vahiy devam ettiği için her-
           hangi  bir  sıraya  konmaksızın,  vahiy  kâtipleri  ve  diğer  bazı
           Müslümanların  evlerinde  yazılı  nüshalar  hâlinde  korun-
           muştur. Onun surelerinin toplu şekilde ezberlenmesi, vahiy
           gelmesi tamamlanmış olmadığı için, Hz. Peygamber’in vefa-
           tı  öncesinde  ancak  mümkün  olabilmiştir.  Peygamber’imiz,
           Kur’an-ı  Kerim  ayetlerinin  kendi  sözleri  ile  karıştırılma  ih-
           timali  dolayısıyla  belli  bir  süre,  “Benden  Kur’an’dan  başka
           duyduğu bir şeyi yazan onu imha etsin.” (Müslim, Zühd, 72)
           diyerek sahabeleri uyarmış, onlar da bu emre uyarak ayetle-
           rin dışında başka bir şey yazmama konusunda dikkat ve özen
           göstermiştir.

           Nazil  olan  ayetler  aynı  zamanda  Müslümanlar  tarafından
           ezberlenmiştir.  Kur’an-ı  Kerim  ayetleri  nazil  oldukça,  Pey-
           gamber’imiz  (sav)  onları  huzurunda  bulunanlara  okumuş,
           ashabın  çoğu  bunları  ezberlemiş,  sonra  da  başkalarına  ez-
           berletmiştir. Bu anlamda Hz. Peygamber’in “Sizin en hayırlı-

           nız Kur’an’ı öğrenen ve öğretendir.” (Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’ân,
           15) hadisi çok önemli bir teşvik sebebi olmuştur. Ashap için
           bu dünyada en kutsal ve kıymetli şey Kur’an-ı Kerim’di. On-
           lar bunun korunması ve hayata hâkim kılınması için her türlü
   108   109   110   111   112   113   114   115   116   117   118