Page 43 - Hz_Nuh
P. 43
42 Prof. Dr. Mustafa ERDEM
gibi nitelikler peygamberlik için yeterli değildir. Ancak adı
kim olursa olsun, ne zaman, hangi kavme peygamber olarak
gönderilirse gönderilsin, peygamberlerin hepsi bu nitelikleri
taşımaktadır. Bunun yanında inanmak istemeyen bütün birey
ve toplumların yokluğunu önemli bir eksiklik olarak gördü-
ğü, varlığıyla diğer insanlara hatta Yüce Yaratıcı’ya karşı bir
üstünlük sebebi saydığı mal, mülk, şöhret, makam ve salta-
nat gibi dünyevi ayrıcalıkların peygamber olmaya bir katkısı
76
yoktur.
Peygamberler, kendi toplumları arasında her türlü şaibeden
uzak, güzel ahlak sahibi ve dürüst insanlar olarak tanınmak-
tadır. Bu haliyle onlar birer örnek, rol modeldirler.
İslam inancına göre peygamberler arasında bir bütünlük ve
süreklilik söz konusudur. Onlar kendilerinden önce gelenleri
tasdik etmiş, sonra gelecek olanı da müjdelemiştir. İlk insan
ve peygamber Hz. Âdem’den son peygamber Hz. Muham-
med’e kadar hepsi, Allah-insan arasındaki ilişkiyi, Allah’ın
istediği ve insanın yararına olacak şekilde düzenlemekle gö-
revlidir. Peygamberler ve onlara indirilen vahiyler birbirini
doğrulamaktadır. Son peygamber Hz. Muhammed’e indirilen
Kur’an-ı Kerim ise bütün peygamberleri ve onlara inen vahiy-
lerden oluşan kutsal kitapları doğrulamakta ve onlara şahit-
77
lik etmektedir. Bütün nebi ve resûller, insanların inanma ve
uygulamadan sorumlu tutulduğu konularda, bir bahane ileri
sürmelerine mahal bırakmayacak şekilde, Allah’ın emirlerini
78
tebliğ etmiştir.
Peygamberler, Yüce Allah’ın insanlar arasından seçtiği ve tek-
lif çağına ulaşanlara istediklerini tebliğ etmekle görevlendir-
79
diği kimselerdir. Dolayısıyla onlar, Cenab-ı Allah’ın gönder-
76 Hud, 11/27.
77 Bakara, 2/89, 101; Âl-i İmran, 3/3-4, 81.
78 Nisa, 4/41, 165; Ahzab, 33/45.
79 Muhammed Ebu’n- Nur El-Hadidî, İsmetü’l-Enbiya, Mısır, 1979, s. 28.