Page 32 - Hz_Nuh
P. 32
Hz. NUH 31
karşılığı olan kelimeler kök, kullanış ve gelişme bakımından
bazı özellikler taşımaktadır. Ancak bu kelimelerin hiç birinin
kutsal dilleri ve kitapları içinde İslam’daki din kavramı gibi
semantik bir gelişme ve ifade gücüne sahip olmadığı görül-
mektedir. 42
Her dinî kültürün din kavramını ifade etmek üzere seçtiği ke-
limelere ait anlamların ortak noktasının “yol, inanç, adet, bağ,
kulluk” olduğu söylenebilir. Bütün bu kelimeler, kökleri insa-
nın iç hayatında bulunan ve semereleri çeşitli davranışlarla
tezahür eden köklü ve evrensel bir fenomeni ifade etmeyi
amaçlamaktadır. 43
Müslüman âlimlere göre İslam dini; akıl sahibi şuurlu insan-
ları, kendi irade ve arzularıyla hayırlı olan şeylere sevk eden
44
ilahî bir kanundur. Din, peygamberlerin vahiy ve ilhama da-
yanarak tebliğ ettikleri şeylerin bütünüdür. Din, insanların
kemale erişmek için takip edebilecekleri en doğru yoldur.
Dinler Tarihi açısından din şöyle tarif edilmektedir: “Din, bir
cemaatin sahip olduğu, kutsal kitap, peygamber veya kurucu,
Tanrı kavramını da genellikle içinde bulunduran inanç sistemi
ve bu sisteme bağlı olarak yaptığı ibadet, yerine getirmeye ça-
lıştığı ahlaki kurallar bütünüdür.”
Dini ancak Cenab-ı Allah koyar, kaynağı Cenab-ı Allah’tır.
Hiçbir insan, hatta peygamberler bile ilahî dini meydana ge-
tiremez. Peygamberlerin görevi sadece tebliğdir. Din ancak
insanlar içindir. Dinden onlar fayda göreceklerdir. Çünkü din,
aklı başında olan insanlara iyi ve kötüyü öğretecek, onları
iradeleriyle iyi şeyleri yapmaya, kötülüklerden kaçınmaya
45
yöneltecektir. Bu sebeple dinin şartı akıl ve ihtiyardır. Akıl-
42 Tümer, “Din”, s. 9/314.
43 Yazır, s. 1/81-84; Tümer, s. 9/314.
44 Yazır, s. 1/83.
45 Günay Tümer, Abdurrahman Küçük, Dinler Tarihi, Ankara, 2002, s. 7-8.