Page 171 - Hz_Nuh
P. 171

170  Prof. Dr. Mustafa ERDEM


           Nuh’un “Yeryüzünde inkârcılardan hiç kimseyi sağ bırakma!”

           şeklinde Allah’a yakarışından sonra erkek ve kadınların ço-
           cuk yapma yeteneklerinin yok olmasından sonra açıklandığı-
           nı nakletmektedir. 554

           Hz. Nuh, kavminin kesin olarak inanmayacağını artık kabul-
           lenmiştir.  Bundan  sonra  onların  inanmamaları  durumunda
           karşılaşacakları acıların ve azabın ne zaman ve nasıl gerçek-
           leşeceğini beklemeye başlamıştır. Zira o, kavmine bu konu-
           da bazı uyarılarda bulunmuş, onlar da: “…Eğer doğrulardan
                                                          555
           isen, kendisiyle bizi tehdit ettiğin (azabı) bize getir!”  diyerek
           meydan okumuştur. Bunun üzerine, Hz. Nuh kavminin ceza-
           landırılması konusunda Allah’a yalvarmış, fakat bu cezalan-
           dırma işleminin nasıl olacağı ile ilgili herhangi bir öngörüde
           ve talepte bulunmamıştır.

           Aslında peygamberler insanları İslam’a davet etmek için gön-
           derilmiştir. Onlar dua ederken insanların İslam’a girecekleri-
           ni ummuş, küfürde devam etmeleri hâlinde onlar adına endi-
           şe etmişlerdir. Ancak Hz. Nuh’a “Kavminden daha önce iman

                                                        556
           etmiş  olanlardan  başkası  artık  inanmayacak.”   denilince
           iman etmekten geri duranların İslam’a gireceklerinden ümi-
           dini kesmiş ve böylece İslam’a davetin manası ortadan kalk-
           mıştır.  Bundan  sonra  Hz.  Nuh’a  onların  helak  olmaları  için
           dua etmesi izni verilmiş olması ve onun da bu sırada beddua
           etmiş bulunması muhtemeldir. 557
           “Bunun üzerine Nuh, ‘Artık yenik düştüm, yardımını esirgeme.’
           diye Rabb’ine yalvardı.  “Rabb’im! Kavmim beni yalancılıkla
                                558
           suçluyor.  Artık  benimle  onların  arasındaki  durumu  sen  hük-

           554    Ebu  Bekir  Muhammed  b.  Abdullah  İbn  Arabi,  Ahkâmu’l-Kur’an,  Beyrut,
              1987, s. 4/1860.
           555   Hud, 11/32.
           556   Hud, 111/36.
           557   Maturidî, Te’vilat, s. 16/153.
           558   Kamer, 54/10; Ayrıca Bk. Mü’minun, 23/26.
   166   167   168   169   170   171   172   173   174   175   176