Page 44 - Microsoft Word - Mustafa Baş Kitabı HZ PEYGAMBER VE HAYAT
P. 44

Dr. Mustafa BAŞ

                                ilgilenmiş, üç gün boyunca ona iman teklif ederek yine bek-
                                lentilerini sormuştur. Aldığı benzer cevaplar karşısında da
                                karşılık vermeksizin uzaklaşmıştır.  Bu üç  gün boyunca
                                Sümame, Kur’an’ın ahlaklandırdığı toplumu  gözlemleme
                                imkanına kavuşmuş, mescitte sahabenin bir birine ve pey-
                                gambere olan davranışlarını, İslam'ın nasıl bir din olduğunu
                                uygulamalı olarak  görmüştür.  Üçüncü gün bitiminde
                                Sümame’den benzer cevapları alan Hz. Peygamber, Saha-
                                benin karşı çıkmasına rağmen onu hiçbir fidye almaksızın
                                serbest bırakmıştır. Mescitten  ayrılan Sümame, Baki Me-
                                zarlığının yakınlarında bir  hurmalığa giderek oralarda za-
                                man geçirmiş, daha sonra bir yerde güzelce temizlendikten
                                sonra mahcup bir eda ile Mescide gelmiştir. Hz. Peygam-
                                ber'e Müslüman  olduğunu bildirmiş, mescitte  geçirdiği üç
                                gün boyunca yapmış olduğu gözlemlerin sonucunu şu söz-
                                leri ile dile getirmiştir : " Şu ana kadar bana dünyanın en
                                sevimsiz insanıydın. Oysa şimdi bana her şeyden daha se-
                                          120
                                vimlisin."
                                     Zaman zamanda Veda Hutbesinde olduğu gibi ortaya
                                soru atarak dikkatleri kendi üzerine toplamış, vermek iste-
                                diği mesajın kitlelere  net ulaşmasını sağlamıştır.
                                “Resûlullâh (SAS) (Veda Haccında) devesi üzerinde otur-
                                du… “Bu gün hangi gündür?” diye sordu. Sustuk, o dere-
                                cede ki  başka  bir isim  söyleyecek sandık. “Kurban günü
                                değil mi?”  buyurdu. “Evet.”  dedik. Sonra:  “Bu ay  hangi
                                aydır?”  diye sordu. Yine  sustuk… “Zilhicce değil mi?”
                                buyurdu. “Evet.” dedik. (Sonra): “Bu hangi şehirdir?” diye
                                sordu. Yine sustuk… “Mekke değil mi?” buyurdu. “Evet.”


                                120  Abdurrrahman Rafet el-Başa, Suverun Min Hayat es- Sahabe, Kahire, 1997, 58-62



                                                          ~ 44 ~
   39   40   41   42   43   44   45   46   47   48   49