Page 352 - islam
P. 352

Allah Katındaki Din: İSLAM  327


           mamalarını emretti. Sadece Hz. Halid b. Velid’in komutasın-
           daki askerlerin girdiği bölgede bir çatışma çıktı ve iki Müslü-
           man şehit olurken 13 müşrik öldürüldü.

           Hz. Peygamber, Muhacirlerin başında Mekke’ye girdi ve Hz.
           Hatice  ile  Ebu  Talip’in  mezarlarına  yakın  bir  yere  çadırını
           kurdu. Sonra yaptığı bir konuşmada: “Ey Kureyş! Benden ne
           yapacağımı umarsınız”? Diye sordu. Onlar “ Biz senin hayır ve
           iyilik yapacağını umarak, ‘Hayır yapacaksın!’ deriz. Sen kerim
           ve civanmert bir kardeşsin. Kerim ve alicenap bir kardeş oğ-

           lusun.” dediler. Peygamber’imiz (sav) tarihin şahit olduğu en
           büyük devlet adamı sıfatıyla: “Ben de ‘Hz. Yusuf’un kardeşleri-
           ne dediği gibi; size bugün başa kakma ve ayıplama yok! Allah
           sizi affetsin. O merhametlilerin en merhametlisidir.’ diyorum.

           Gidiniz, artık hepiniz serbestsiniz.” dedi (Yûsuf, 12/92; Vâkıdî,
           Megâzî, I, 835; İbn Hişâm, Sîret, V, 74).

           Hz. Peygamber doğrudan Kâbe’ye gitti. Kapıyı açtı ve içeri-
           sine girdi. Kâbe’nin içindeki resimleri temizletti, Hübel dâhil
           bütün putları kırdırıp dışarı attırdı. Kâbe’nin etrafındaki 360
           putu kırdırdı. Hz. Peygamber bu kutsal görevi yerine getirdik-
           ten sonra şu ayeti kerimeyi okudu: “Hak geldi, batıl perişan
           oldu. Batıl zaten perişan olmaya mahkûmdur.” (İsrâ, 17/81).
           Hz. Bilal Kâbe’nin üzerine çıkarak ezan okudu.
           Yeni Müslüman olanların orada kendisine biat etmesi için Hz.
           Peygamber Safa Tepesi’nin yüksekçe bir yerine çıktı. Erkek-
           lerden sonra da kadınlar gelip ona biat etti.
           Müslümanlar arasında Hz. Peygamber’in Mekke’de kalacağı
           yönünde bir endişenin ortaya çıkması üzerine o “Ben sizin di-
           yarınıza hicret ettim. Hayatım da ölümüm de sizin aranızda

           olacaktır.” diyerek Ensar’ı rahatlattı (Müslim, Cihâd, 86).
           Hz.  Peygamber  Mekke’yi  630  yılında  fethederek,  hem  ken-
           disine ve hem de arkadaşlarına en büyük acıları yaşatanları
           terbiye  etmiş,  hem  Müslümanlar  için  oluşturulan  tehdit  ve
   347   348   349   350   351   352   353   354   355   356   357