Page 21 - islam
P. 21
XX Prof. Dr. Mustafa ERDEM
Bu saldırılara karşılık Kur’an-ı Kerim öncelikle Allah tara-
fından korunmuş, sonra da en küçük bir tereddüde mahal
bırakmayacak şekilde başlangıçtan itibaren yazılı kayıtlara
geçirilmiştir. Ayrıca hiçbir kutsal metne nasip olmayacak şe-
kilde hafızlardan hafızlara, dilden dile aktarılarak günümüze
kadar gelmiş, ibadetlerde okunmuştur. Bu durum, İslam dini
üzerinde operasyon yapmak isteyenlerin heveslerini kursa-
ğında bırakmıştır.
Kur’an-ı Kerim üzerinden sonuç alamayacağını düşünen çev-
reler, başta Hz. Muhammed ve onun sünnetini itibarsızlaştı-
rarak bu emellerine ulaşmak yoluna girmişlerdir. Müslüman-
lar arasındaki Sünnet’in değeri, bu alandaki mesnetsiz çalış-
maları da etkisizleştirmeye yetmiştir. Zira Müslümanlar, Hz.
Muhammed’in tavsiyeleri doğrultusunda Sünnet ile Kur’an-ı
Kerim’i birbirine karıştırmama konusunda azami gayret gös-
termiştir. Bunun yanında onlar, Hz. Peygamber’e yalan isnat
etmeme konusundaki samimiyetlerinin bir ürünü olarak
Sünnet ve Hadis’i kayda geçirirken, diğer dinlerin kutsal ki-
taplarını koruma konusundaki duyarlılıklarından çok daha
hassas ve samimi davranmıştır. Buna rağmen insan olan her
yerde bazı zaafların ve yanlışların olması muhtemeldir. Nite-
kim dünden bugüne Müslümanlar arasında yaşanan acı olay-
ların ortaya çıkmasında, çeşitli çevreler tarafından beslenen
fitne hareketlerinin ve insani zaafların büyük etkisinin oldu-
ğunu hatırdan uzak tutmamak gerekir.
Günümüzde iletişim imkânlarının çoğalması ve çeşitlenmesi
dolayısıyla İslam ve Müslümanlar üzerine saldırılar eskisine
göre daha yoğun bir şekilde artmaktadır. Gerek yurt dışın-
da gerekse ülkemizde savunmasız kalan masum insanlar ve
gençler üzerinde operasyonlar yapılmaktadır. Özellikle bu
tür saldırılara hedef olan Müslüman gençlik, kültürünü ve
inancını savunma imkân ve araçlarından yoksun olmanın be-
delini ağır ödemektedir. İnsanlara İslam’ı ana kaynaklarından
ve bütün değer ve kurallarıyla doğru bir şekilde öğretmek,