Page 11 - islam tarihi ve tarihcileri.indd
P. 11
ÖNSÖZ
Tarih, genel anlamı itibarı ile insanların ve olay-
ların ilmidir. Bu sebeple tarih ilmi, bütün milletlerin
önem verdikleri ve nesiller boyu birbirine ulaştırdıkları
ilimlerden biri olmuştur. Bir insan, nasıl uzun zaman
yaşamış olan birinin tecrübelerinden istifade ediyorsa,
toplumların da birbirinin tecrübelerinden istifade et-
meleri çok doğaldır. Milletler, geçmiş dönemlerde ya-
şanmış olan olayları öğrenmek ve bu olaylardan ibret
alarak istifade etmek için bu ilme önem vererek geliş-
tirmişlerdir.
Tarih ilmi, İslam’ın ilk dönemlerinden itibaren
Müslümanlar arasında da revaç bulmuş bir ilimdir.
Başlangıçta, Hz.Muhammed'in (s.a.s) hayat hikâyesi
ve yaşadığı dönemdeki olayların anlatılması olan İslam
Tarihçiliği, daha sonraki dönemlerde bütün İslami olay-
ların nakledildiği haberler olarak ortaya çıkmaktadır.
İlk dönemlerde hadisler gibi ve hadislerden bir bölüm
olarak rivayet edilen İslam Tarihçiliğinin, daha sonraki
dönemlerde hem yazılı, hem de müstakil hale dönüştü-
ğü görülmektedir. Bu dönemlerde, İslam Tarihçilerinin,
hadisçilerden ayrı olarak bu ilimde temayüz ettikleri ve
gayretlerini bu sahaya yönelttikleri anlaşılmaktadır.
İslam Tarihi, müstakil bir ilim haline geldikten
sonra tarihçiler, bir tara<an İslami dönem olaylarını
incelerken, diğer tara<an cahiliye dönemi ve geçmiş
milletlerin tarihi ile ilgili haberleri de tedvin etme-
ye başlamışlardır. Bu haberler, genelde rivayet yoluyla
tarihçilere ulaşmış, onlarda, bu rivayetleri kitaplarına