Page 363 - Mustafa Baş KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI

362 KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI

berlik görevini bu düzeydeki bir koruma sayesinde eksiksiz bir
şekilde yerine getirmiştir.

iii. Üçüncü aşama, Kur’an ayetlerinin Hz. Muhammed’in
vefatından günümüze kadar geçen süreçte korunması ile ilgili-
dir. Bu aşamada da Kur’an ayetleri her türlü yabancı müdahale-
ye karşı korunmuş ve peygamberimize indiği hal üzere olduğu
486
gibi günümüze ulaşmıştır.
Son zamanlarda Kur’an’ın korunmuşluğu ile ilgili aka-
demik söylemde dikkat çekici şöyle bir ayırım yapılmaktadır:
Kur’an, birinci ve ikinci aşamalarda, yani peygambere inzali ve
insanlara intikalinde ilahi bir koruma altında iken üçüncü aşa-
madaki koruma işi Müslüman topluma (ashaba) havale edilmiştir.
Böylece Kur’an-ı Kerim’in korunması ile Mushaf ’ın korunma-
sı arasında niteliksel bir ayırıma gidilmektedir. Bu ayırıma göre
Kur’an-ı Kerim ilahi koruma altına alınırken, Mushaf ’a beşerî
imkân ve kabiliyetler oranında bir koruma atfedilmektedir.

Böyle bir ayırım, ayırımı yapan kişilerin Kur’an-ı Kerim ile
ilgili kabulleriyle uyuşmayacak mantıki sonuçlar barındırır ve
kendi içinde tutarsızdır. Bu konuya açıklık getirmek istiyorum.

Sorun Nedir?

Gerekçesi ne olursa olsun yapılan bu ayırım, Mushaf ’ın sıh-
hatini, dolayısıyla güvenilirliğini tartışmalı hale getirmektedir.

indirileni tebliğ et! Eğer bunu yapmazsan Allah’ın sana vermiş olduğu elçilik
görevini yerine getirmemiş olursun. Allah seni insanlardan korur. …
486 Aslında Kur’an’ın korunmuşluğu ifadesinin kapsamı bu üç aşama ile sınırlı
değildir; çünkü Kur’an ayetleri dikkate alındığında dile getirdiğimiz ilk aşama
öncesinde de bir korunmadan söz edilebilmektedir. Ancak işaret ettiğimiz
bu üç aşamadaki korumanın niteliği ve öneminin anlaşılması, sorunumuzu
anlatabilmemiz için yeterlidir.