Page 348 - Mustafa Baş KUR’AN-I KERİM’İN MADDİ VARLIĞI
P. 348

ÇALIŞTAY ÜZERİNE DEĞERLENDİRMELER
                      KUR’AN TARİHİNE DAİR ÇALIŞMALAR ÜZERİNE      347

          aynı muameleye tabi tutuldu. Onun ilahî/mesihî yönünden
          çok beşerî yönü gündeme getirildi. “İsa’nın Hayatı” gibi (Fran-
          sız düşünür E. Renan’ın kitabı mesela) kitaplarda Hz. İsa’nın
          bir insan olduğu hatta kimileri onun tarihen yaşamadığını
          bile dillendirdiler. İsa da artık Tanrı, Tanrı’nın bir yüzü veya
          Tanrı parçası değildi. Normal bir insan olarak doğup yaşayıp
          ölen biriydi. Kısacası o da ilahi tahtan indirildi. Farklı ideolo-
          ji veya dünya görüşlerine sahip filologlar, tarihçiler, filozoflar,
                                         ̆
          eleştirmenler, edebiyatçılar, doga bilimciler, folklor ve mitolo-
          ji araştırmacıları, XIX yüzyıldan itibaren de özellikle antropo-
          loglar, etnologlar, arkeologlar ve akademisyenler Kutsal Kitap
          araştırmalarının yeni öncüleri olarak temayüz ettiler. Multi-
          disipliner yaklaşım söz konusuydu. Bu aşamanın can alıcı nok-
          tası şu ki artık bu uzman sınıf kutsal metni, ilahi kelam niteliği
                                          ̂
          ile değil modern Batı’nın beşeri bir mirası olarak görüyordu.
          Dolayısıyla yeni bilimsel zihniyetle rasyonel ve eleştirel değer-
          lendirmeye tabi tutuyordu. İlahi yönünden çok bilim, edebi-
          yat, folklor, sanat, estetik, kültür, karşılaştırmalı dinler tarihi,
                                           ̂
          insanlık tarihi gibi daha nice beşeri yönüne eğiliyor, öne çıka-
          rıyordu. Bazıları her ne kadar Kutsal Kitab’ın ilahi boyutundan
          kuşku duysalar ya da inanmasalar da sanat ve edebiyat yönüne
          hayranlıklarını belirtiyorlardı. Bu süreçte tecrübe edilen bir di-
          ğer husus da tarihsel-eleştirel yöntem, bir araştırma nesnesi
                                  ̆
                                           ̂
          olarak kutsal kitap ile diger beşeri antik metinler arasında fark
          görmüyordu. Dolayısıyla, herhangi bir metne uyguladığı me-
          todu bir metin/text olarak Kutsal Kitab’a da uyguluyordu.

              Batı, bu noktaya gelme sebebini geleneğin veya gelenek-
          sel ilahiyatın ya da dini bilimlerin yetersiz kalması olarak açık-
          lar. Yapılacak şey ya dinden vazgeçmek ya da yeni dünya dü-
          zeni ve değerleri çerçevesinde onu yeniden kurgulamak, inşa
   343   344   345   346   347   348   349   350   351   352   353